25 Haziran 2016 Cumartesi

Yeni bir Kariyer:Trunk Show Ambassador

 Bilindiği üzere İngilizler ırkçılık yapınca ayrılmıştım.E eve gelip bi tayland+dövizli askerlik yapınca dedim ki *e bişeyler yapalım*.
 Gemideyken birlikte çalıştığım bir eleman vardı Hırvat.Herif benimle çalışıyor ama şirketi farklı vs vs.Yani adamın şirketi bizimkilerle anlaşmış,geçici bir süreliğine benim mallarımla beraber,bunlarınkini de satıyoruz,sonuç win-win oluyor.
 İşin güzel tarafı bu herif paso gemi gemi atlıyor.Bunun da adı *trunk show ambassador*,türkçeye çeviriyim *gezgin kuyumcu*.

Hoş bunu ben ilk şirketimde de görmüştüm.Çok popülerdi hatta.

Sonradan öğrendik ki bunun bildiğin apayrı bir sektörü varmış Amerikada.Kazanılan paranında gayet ciddi olduğunu öğrendikten sonra durmadım alayına başvurdum.
 Sıkıntı şu ki,bu pozisyonunda sen gemiadamı değilsin,misafirsin,e misafir kabininde kalıyosun.Kötü tarafı ise gemiadamı olarak kafana göre giriş çıkabildiğin ülkelere şimdi çıkamiyosun.E sen koskoca TC vatandaşısın.Her ülkeye girişte *la bu İŞİDci mi* muamelesi görüyorsun.
 E sonuç olarak bu şirketler genelde batı-orta avrupalıları veya amerikalıları falan almakta minimum vize gereksinimi olduğu için.Böyle bir politikası olmayan şirketlerde de pozisyonlar dolu.
 Bende bi 15 tanesine başvurdum,2 tanesinden olumlu cevap geldi,1 tanesiyle işleri ilerletip seviştik.İşin garibi şu ki,bu heriflerin mallarını zaten bizim eski şirket alıyormuş,bende satıyormuşum.Vay babasını.

 Neyse,CV yolladık,2 hafta sonra mesaj geldi *bi skypetan görüşelim kardeş* diye.Şimdi amerikalıları tanıyosam,bunun anlamı *interview yapıcaz,ağzına sıçıcaz* dır.Peki dedik,bastık takım elbiseyi,açtık skype'i,dumur olduk.
 Herif bildiğin Tshirtle kamera karşısına geçmiş *whats up man* dedi ya lan?

Şimdi böyle bir durumda beyin mavi ekran veriyor o ayrı da,hiç çaktırmadım valla.Ben zannediyorum herif pırlantadır,zümrüttür hakkında soru soracak.Herifle bildiğin kanka muhabbeti yaptık 2 dakkada.Anladım ki zaten bu herifler beni almış,prosedür usulü *şunu bi görelim nasi bi tiptir* diye skype'a çağırmışlar.Hafif bir komisyon pazarlığı da yapmadık değil.

 İşin kısası ekimden-mart'a kadar top tier(yani en çok para getiren diyor yazar burada) amerikan gemileri arasında hoplıcam.

 Bu işin kötü tarafı şu:
Gemiadamı olmanın baya baya avantajı varmış,kafana göre gemiden inebiliyormuşsun.E ben resmi olarak müşteri olacağım için,bide süper UZUN ADAM'ın ülkesinde yaşadığım için her yere vize almak zorundayım.
 Karayiplere vize almak o kadar boktan ki,hiçbir yerde kesin bilgi yok TC vatandaşları için.Fransa büyükelçiliğiyle konuşabildim fransaya bağlı adalar vizesi için(schengenle girilmiyor),ayrica Cayman adaları(britanyaya bağlı) vizesi içinde Britanya dışişleri bakanlığını aradım şaka gibi.
 Çakallar dakikasına 1 pound alıyor bu arada.
Hollandaya bağlı adalara 24 saatliğine giriliyomuş,bu bilgide hiçbir yerde yok,heriflerin dışişleri bakanlığını aramak zorunda kaldım yine.
 Fransanın adaları için vizenin sonuçlanması 15 gün(kendi vizelerini 72 saatte sonuçlandırıyorlar,şaka gibi),Cayman adaları içinde online başvurup,sonuca göre ingiltere büyükelçiliğine yollayacakmışız pasaportu.

 Öncekinden daha güzel günler,daha paralı,daha rahat vs. günler bizi bekler.

21 Haziran 2016 Salı

Schengen nedir,ne değildir?

 Valla bu aralar canım sıkıldı.Ayvalıkta hava zaten olmuş 40 derece(karayiplerde daha iyiydi lan),kafama nemi yiyorum,bide yeni bir kariyer muhabbetine girince insan bekliyor tabi.Sonuçlanana kadar bari blog'a birşeyler karalayayım da,insanlara yardımcı olsun diye düşündüm,iyi düşünmüşümdür.

 Şimdi schengen konusunda çok bilinmeyen,yanlış bilinen vs. sürüyle şey var,engin(!) bilgimle bunları düzeltmeye çalışıcam.

  Başlayalım:
An itibariyle schengen vizelerini kabul eden 2 tane aracı şirket mevcut elçilikler tarafından yetkilendirilmiş:
 -İdata:İtalya ve Almanya.
 -VFS Global:Diğer her ülke.Kanada,irlanda falan bile var bunlarda.
Bir de TLS contact var Birleşik krallık ve isviçreyle çalışan,bunun dışında Kosmos var Yunanistan için.

Bu aracı şirketler sizin başvurunuzu alıp,konsolosluğa iletip,pasaportunuzu tekrar almakta yükümlüler.Başka bir yetkileri yok.Ve bunun için ekstra para alıyorlar(mesela vfs global 26 euro alıyor) ve üstüne eğer upsyle pasaport adresime yollansın diyosanız,bide ekstra 30 lira ödeyeceksiniz.

 Lakin bazı elçilikler randevu usulü olarak kendileri de kabul ediyor.Mesela İtalya,Estonya vs.Asıl liste googleda bulunabilir.

 Vizeler için gerekli evraklar nedir falan onları yazmıcam.Zaten istenen evrak listesi vfsnin ve idatanın sitesinde mevcut,teyit etmek isteyenler elçiliklerin sayfasına da bakabilir.Şu dönemde gerekli evrak listesini bulmak inanılmaz kolay yani.
 Benim burada yazacağım şey hangi standartlara göre vize verildiğidir.

Olay şu;Turistik olsun olmasın,gelişmiş bir ülkenin büyükelçiliğinde çalışan vize memuru(ve daha sonra konsolos),gelişmemiş bir ülke(türkiye,tunus,cezayir vs) vatandaşı vizeye başvuruyorsa,baktığı belli kriterler vardır:
-İş durumun,pozisyonun,çalışılan şirket büyük mü,tanınıyor mu vs.
-Maaş;ne kadar çoksa o kadar iyi.
-Banka hesabı.ne kadar oynaksa,para girişi-çıkışı yapılmışsa o kadar iyi.
Diğer istenen belgeler fasa fisodur,zorunlu belgelerdir,kimse açıp bakmaz.uçak rezervasyonu,otel rezervasyonu falan rahatlıkla iptal edilebilecek şeylerdir.

Diğer belgelere fasa fiso dedim evet çünkü onların istenmesinin sebebi AB'nin koyduğu kurallardır.İşe giriş belgesi vs. gibi belgelerde *lan bu adamda para var ama kaynağı nedir,nereden bulmuş* sorusunu cevaplandırmaya yarar.İllegal yollarla hesabında 1 milyon dolar olan çakallar gitmesin diye yani.
 Bunun dışında her ülkenin vize politikasında şu görülür;*Kalınacak her gün için banka hesabında x euro para olması*.Bu minimum miktardır.Ordaki x 50 euro ise,10 gün kalınacaksa,banka hesabında minimum 500 euro veya muadili TL bulunması gerekir.

 Başvuruyu alan vize memuru ve daha sonra konsolosun en önemli kriteri *yaw bu adam bize gelecek ok de,sonra geri dönecek mi? Ülkesine bağlayan ne var* şeklindedir.
 *Ülkeye bağlayan kriter*ler genelde tapudur,araba ruhsatıdır,çalışılan iştir,hatta evli olmak bile etkendir.Hoş tapu falan vermeye gerek yok ama ilk başvuranlar herşeyi götürebilir.

 Daha sonraki kriter *tamam bu herif iyi sağlam,ülkeye gelecekte,parası var mı kardeş* şeklindedir.Bu da banka hesabı,maaş bordrosu,çalışılan iş ve şirketin tanınmasıyla alakalı.Hatta ve hatta çalışılan pozisyona ve şirketin büyüklüğüne göre banka hesabı bile vermeyen var.

 Ayrica pasaporttaki her damga önemlidir.Mesela abd vizesi olabilir,ingiltere olabilir,ne biliyim güneydoğu asyaya gitmişindir,orada vize basmışlardır o olabilir.Herşey olabilir yani.Buradaki amaç *panpa bak ben baya gezdim,geri geldim,ülkende kalmam zaten*dir.

 Bunun dışında çok okuyorum *ya o kadar vize aldım,yine 30 günlük verdiler,tek girişli verdiler* vs. şeklinde.Açık konuşmak gerekirse bunun bir standardı yok.Prosedüre göre her vize kendi içinde ayrı değerlendiriliyor.Yani 10 kere italyadan vize alsan bile,11.sinde yine aynı belgeleri sunman gerekiyor çünkü durumun değişmiş olabilir(çalışılan iş,vs).Adamlara göre bu böyle.

 Bazı ülkelerde ise bu yönetmelikle kesinleştirilmiştir.Benim bildiğim örnek Litvanya ve Estonya.Litvanya da özellikle gayet kesin yazmışlar ki şöyle:
 -İlk vize tek girişlik ve otel rezervasyonu/davetiye mektubunda yazan tarihlere kadar.
 -Çok girişli vize için neden belirtilmesi gerek.Yani *kardeş ben bitiricem seyahatimi,10 gün sonra başka ülkeye de gidicem* diye.
 -İlk vize başarılı bir şekilde Litvanya için kullanıldıysa,sonraki vize 1 ay,daha sonra 3 ay,daha sonra 1 yıl-2 yıl vs. şeklinde verilir.Lakin Litvanya denilen ülke 10 günde gezilebileceği(hadi max.20 gün de) için,turistik olarak 3-5 senelik almak şu anki yönetmeliğe göre imkansız.Ha sevgili vardır,iş yapılıyordur o ayrı muhabbet.
 Estonya ise *daha önce alınan schengenlere göre* veriyor.Ben 1 senelik istemiştim,6 ay vermişlerdi,sebep ise *hesabında yeteri kadar para yok*tu(kadın direk söyledi evet).Bankadaki paranın önemi üzerinde duruyorum burada.

 Ayrica yazılı olmayan bir kuralda mevcut.Eğer bir ülkeden schengen alındıysa ve tekrar aynı ülkeden vize alınıyorsa,daha önceki vizeye bakılıyor.Sebep ise *bu adam bizim ülkeye girdi mi,para harcadı mı,bizim ülkeden çıktı mı* diye.İtalyanlar özellikle bakıyor buna.
 Ekleme yapayım;eğer bir ülkeden çok vize alındıysa,daha sonraki vizeler uzun süre verilebiliyor.Mesela İsviçre schengene dahil olmasına rağmen,eğer kendilerinden daha önce vize almadıysanız,uzun süreli vermiyor.Keza İsveçte öyle.

 Ayrieten,eğer çalışılan şirket fransız-italyan-alman vs. ise,bu ülkeler uzun süreli vizeler veriyor.Ama uzun süreli vize istemenin ve almanın önemli koşulu bunu istemek(vize memuruna söylicen,aracı şirketle başvuruyorsan dilekçe yazıcan sebeplerini) ve buna göre otel rezervasyonu vs. sunmak.

 Ufak bir ipucu:Kış aylarında elçilikler inanılmaz boş oluyor(fransa büyükelçiliğinde 2 kişi vardı,bak fransa diyorum).Eğer vizeye kışın ve elçilik aracılığıyla başvurulursa,daha rahat netice alınabilir ve direk vize memuruyla muhatap olup derdinizi dilekçe vermeden anlatabilirsiniz.Burada dikkat edilmesi gereken kural,gidilecek tarihten en erken 3 ay önce başvurabilirsiniz vizeye.İlkbaharda gidilecekse ve zaman sıkıntısı yoksa,kış aylarında başvurulmasını şiddetle tavsiye ederim.Özellikle şubat ve mart.
 2.ipucu:Eğer imkan varsa,direk elçiliğe başvurmak her zaman bin kere daha mantıklıdır.Vize memuruna derdinizi anlatırsınız ve ona göre notlar alınır,ona göre vize verilir.Öbür türlü sadece belgeye dayanarak vize verilir.Bu arada konsolos vize memurunun başvuran hakkındaki notlarına ve yorumlarına göre vize verir.Burada tip,vize memuruna karşı davranışınız vs. çok önemlidir(insan ilişkisi).Yani örnek vermek gerekirse Fransa başkonsolosluğu yoğun sezonda günde 600 başvuru alıyor,bu durumda konsolosun her belgeye bakmasını beklemek mallık olur direk.
 3.ipucu:Fransa birkaç senedir *express vize* sistemini uyguluyor birkaç ülkeye,Türkiye bunların arasında.Bu şu demek;Başvurunuz alındığı andan itibaren 72 saat içinde vize hakkında karar veriliyor.
 4.ipucu:İşlem süresi ülkeye göre değişiyor.Çok büyük çoğunluk 1 hafta içinde karar verir,lakin bürokrasisi kötü olan ülkeler(mesela finlandiya)2-3 hafta gibi fantastik süreler söylemekte.

 Vize Tipleri nelerdir:
1)A tipi:Kendisine *airport transit visa*,yani *havaalanı transit vizesi* denilir.Türk vatandaşlarından istenmez.
2)B tipi:Transit vizesidir.Bir schengen ülkesinden transit geçmenize yarar.Toplamda 5 gün bulunabilirsiniz schengen alanında.
3)C tipi:Bu en çok verilen *kısa dönem* vizesidir.Maksimum 5 sene geçerli verilir,lakin kalış süresi 6 ay içinde 90 günü GEÇEMEZ(aşağıda detaylı açıklama var).
 C tipi vize kendi arasında *single entry,double entry ve multiple entry* olarak ayrılır.
Single entry(tek giriş):Schengen bölgesine 1 kere girmenize yarar.Yani İtalyadan girip,Almanyaya geçip,ordan Norveçe geçip,Tr'ye geri dönebilirsiniz.Ülke değil,SCHENGEN bölgesine 1 kere girebilirsiniz.
Double entry(Çift giriş):Yukarıdakinin aynısı,aradaki fark Türkiyeye geri döndüğünüzde bir kere daha schengen bölgesine girebilirsiniz.
Multiple entry(Çoklu giriş):Kafanıza göre girip çıkabilirsiniz.
  Genelde ilk başvuranlar tekli girişli ve kısa süreli vize alır(1 hafta,1 ay vs).
4)D tipi:Bu bir vize değildir aslında,oturma iznidir.3 aydan fazla kalacaksanız bu vizeye başvurmanız gerekir ve her ülkenin kuralları farklıdır.Schengen vizesi olarak işlem görmez,formları ayrıdır,istenilen belgeler ayrıdır,vs.D tipi vizeyle yaşanılan ülkeden diğer ülkelere kafanıza göre gidebilirsiniz ama 6 aylık süre içinde 90 günden fazla kalamazsınız.Hoş bunu takip edecek bir mekanizma yok.
5)LTV vizeleri:LTV(Limited territorial visa),yani sınırlı bölgeyi kapsayan vizelerdi.Mesela bir Rus vatandaşı Litvanya üzerinden Kaliningrad'a geçecekse(kara yoluyla),Litvanya bu arkadaşa özel LTV vizesi verir.Yada İspanya gıcıklık yapar,size sadece İspanyada geçerli olan bir vize verir,mal gibi kalırsınız(Rusyada yapıyorlarmış duydum)

E panpa *Visa facilitation agreement* varmış,o ne anlat bakayım?
 AB'nin bazı 3.ülkelerle yaptığı böyle bir anlaşma mevcut.Genelde vizeyi kaldırmadan önce yapılan bir *geçiş* anlaşmasıdır.
  Visa facilitation agreement,yani *vizeyi kolaylaştırma anlaşması*,AB'nin Rusya-Ukrayna-Ermenistan-Azerbaycan ve Gürcistanla yapmış olduğu bir anlaşmadır.Bazı maddeleri şöyle:
 -Vize ücretinin 35 euroya indirilmesi.
 -İstenilen belgelerin azaltılması.
 -Daha uzun süreli ve çok girişli vizelerin verilmesi.Özellikle çoğu Rus vatandaşı bu sayede 5 senelik çoklu giriş vizeleri alabilmektedir rahatça.
 Eğer bu anlaşma sorunsuz birkaç sene ilerlediği taktirde,Schengen bölgesine vize kalkar.

Ben Schengen bölgesinde fazla kaldım,naapcaz?
 Açık söyleyeyim bu başıma geldi ve baya korktum.1.5 aylık kısa bir kontratım vardı,gemiye giriş yapınca ispanyadan,gemideki dallamalar çıkış damgası bastırmamış,e gemiye gelmedende Litvanyada 1.5 ay kalınca ve sonraki gemi yunanistandan kalkınca,bir sabah geldiler.
 Müdür port agentla geldi,*tolga sen vizeyi overstay yapmışsın*.Port agent aldı pasaportu,gitti konuştu,yunanca bir damga ve üstüne geminin adının yazılmasıyla kurtardım işi.Lakin hata benim değildi ve geçerli bir sebebim vardı,bu unutulmasın.
 Normalde olan şey çıkıştaki pasaport polisine kalmıştır.2-3 günlük fazla kalmalara çok birşey yapmıyorlar diye duydum da,eğer 5 sene sonra geri dönüyorsanız,ömür boyu schengen bölgesine girme yasağı getirebilirler.
 Ayrica her türlü vizenin izin verdiğinden fazla kalmak nedenleriyle birlikte VIS'e işlenir.

Kardeş ben vizeyi aldım,gidebileceğim ülkeler sadece Schengen ülkeleri midir?
 Hah,çoğu kişinin bilmediği soruya geldik.Hayır değildir efenim.
Schengen vizesini daha önceden bir kere kullanmak kaydıyla(mesela almanyaya girip çıkmak),Bulgaristana gidebilirsiniz.Kalış süresi vizedeki *duration of stay* kadardır.
 Romanya 5 güne kadar transit geçişe izin verir schengen sahiplerine.
 Hırvatistana girip çıkılabilir.Vizenin daha önce kullanılıp,kullanılmaması önemli değil.
 Hollandanın *Karayip bölgesi adalarına*(Yani hollanda antilleri) girip çıkılabilir.St.Martin,Aruba,Curacao,Bonaire vs.İstenirse bu adaların özel vizesi var.
 Güney Kıbrısa girilebilir.Lakin Tc vatandaşları hariç.
Veya Türkiyeye girmek için vize alması gereken bir ülkenin vatandaşı iseniz,Türkiyeye de girebilirsiniz(hoş bazı ülkeler bu listede).

 Schengen visa information(VIS) nedir?
Bu aslında bir veritabanı(database).Schengen'e başvuran herkesin detayları burada gözükür.Pasaport polisi vizeyi taradığında da bu çıkar(bizzat görmüşlüğüm var) karşısına.Ayrica parmak izleri de burada 5 sene boyunca saklanır -ki eğer alınan vizede VIS ibaresi var ise,5 sene boyunca parmak izi vermezsiniz-.
 Eğer girecek kişi hakkında arama kararı varsa,daha önce vize reddi var ise,vs vs bu VIS'e işlenir.İngiltere ve İrlanda da VIS'e erişebiliyor ama sadece arama kararı olanlar için.

 Vizeyi aldım,X ülkesine geldim,nasıl uzatıcam?
İstisnai durumlarda vize uzatılır.Mesela;Akrabalarımı ziyarete geldim,annem hastalandı,dayım vefat etti,ben hasta oldum hastaneye gitmem lazım vs. tarzı.Buna rağmen 90 günden fazla kalamazsınız ve sağlık sigortası ibrazi ve nedenleri gösteren belgeler gerekir.

 Kardeş ben Orta Afrika Cumhuriyetinde yaşıyorum,Macaristana gidicem ama burada elçiliği yok,nereden alacam ben vizeyi?
 Bu güzel bir soru,cevaplayalım;
Eğer yaşadığınız ülkede gitmek istenilen ülkenin elçiliği yoksa,başka bir schengen ülkesinin elçiliği o ülke için vize vermekle yetkilidir.Bu genelde birbiriyle yakın ilişkide olan ülkeler için geçerli oluyor.Yani eğer Nijeryada Norveç büyükelçiliği yoksa,İsveç büyükelçiliği Norveç adına schengen veriyor.Ama sadece kısa süreli turistik vize vermeye yetkilidir,o kadar.
 Mesela Türkiyede İzlanda büyükelçiliği olmadığı için,İzlanda vizesi alacaklar Danimarka büyükelçiliğine başvurur(sonuçta izlanda eski kolonilerinden).Ama bu elçilik izlanda için oturum izni vermeye yetkili değildir.

Yahu bende o kadar vize var,bak 10 senelik ABD vizem var,İngiltereden de vize aldım,bana neden 10 günlük Schengen verdiler?
 Valla Schengen ülkeleri diğer ülkelerin verdikleri vizenin süresine bakmazlar,şaşırmamak gerek.Hatta Almanya büyükelçiliğinin websitesinde *ABD vizeniz olması,size uzun süreli vize vereceğimizin garantisi değildir.Neden uzun süre geçerli vize istediğinizin belgelerini sunmanız gerekir* diye yazdı adamlar,daha ne olsun.Lakin dolu pasaport her zaman güzel bir artıdır,unutulmasın.

Kardeş ben Romanyaya vize aldım,orada takılıyorum ama canım Almanyaya gitmek istedi,buradan vize alabilirmiyim?
 Yassah kardeşim.Romanyanin vizesi sadece romanyada geçerlidir.Almanyaya vizeyi almak için Tr'ye geri dönmen gerekir.
 Ha romanyada oturma izni varsa,o başka.O zamanda Tr'den başvuru kabul edilmez *sen Romanyada yaşıyosun* diye.

 Kapıda nasıl vize alınır?
Bu inanılmaz az olan bir durum ama oluyor(yaptım).Mesela gemiye bineceksindir ama geldiğin ülkede o ülkenin elçiliği yoktur,varsa bile vize alacak zaman yoktur,böyle olduğunda *port agent*tan kağıt alınır,ülkeye varıldığında max.15 gün tek girişli vize verilir.Aynı şekilde gemide eğer schengen bölgesine girmişse ve ülkenize geri dönecekseniz de aynı muhabbet olur.Genelde bunu şirketler sizin  için ayarlar.
 Diğer acil durumlar içinde kapıdan vize alınabilir.
Gemi adamları bazı istisnai durumlarda vizesiz schengen alanına girebilir.Bunun için onaylı port agent mektubu,şirket mektubu falan filan gerek -detayları şirket söyler-.Keza İngiltereye de şirket yazısı+kontrat ve belli ülkelerden alınmış gemi adamı cüzdanlarıyla vizesiz girilebilir(Türkiye dahil).

 Aile Birleşimi vizesi diye bişey varmış,o ne usta?
Türkiyeden en çok başvurulan vize çeşitlerinden bir tanesi bu.Maşallah herkesin almanyada,fransada akrabası var.Yakın akrabası olmayan tek tc vatandaşı benim heralde.
 Bu vizenin iki çeşidi var:
-Kısa Dönem 1:Bunun açıklaması basit;*kanka amcam almanyada,ben bi 2 hafta gidip,gelcem*.Amcadan davetiye mektubu alınır(olayları kolaylaştırmaz bu,gereklilik sadece),prosedürü falan var onun.Sonuçta diğer belgelerle başvurulduğunda çıkma oranı yüksektir.

-Kısa Dönem 2:Bu da şöyle;*Ben fransız bir hatunla-erkekle evliyim(son kararın mı?emin misin,bak iyi düşün),Türkiyede yaşıyoruz,biz bi fransaya gidelim,gezelim,geri gelelim*ciler için.Bu durumun AB'de özel bir yeri var.Hatta schengen başvuru formunda bile özel bir bölümü var(AB vatandaşı eşi).
 Bu şekilde vizeye başvuranlar vize ücreti vermez,vize genellikle minimum 1 sene süreyle verilir(artabilir),lakin seyahat etmek için aile bireyinin yanınızda olması gerekir.Bunun dışında eşinizin ülkesinden bağımsız herhangi bir ülkeye başvurabilirsiniz ve vizeyi vermek zorundalar.Yani mesela macar bir kadınla-erkekle evli olup,ingiltereye gidecekseniz(Schengen değil),o vizeyi alırsınız kısa süreli gezi için.

-Uzun Dönem:Bunu da açıklayayım.*Ben hollandalı bi hatunla evlendim(veya birlikte yaşıcaz),hollandada yaşıcaz artık*.Yani size uzun dönem vizesi verilir(oturma izni yani).Her ülkenin prosedürü ayrı olsa da,aslında benzerdir.Daha önceki *bodrum boy*lar,yani evlenmek için 80 yaşındaki ingiliz kadınları ayartan yurdum yağızları sağolsun,artık ciddi araştırmalar yapılıyor.Düğün fotoğrafları,hatta aradaki yazışmalar(özel olsun olmasın farketmez),tarafların daha önce birbirlerinin ülkesine gittiklerine dair deliller(boarding pass mesela),tarafların ayrı ayrı odalara alınıp birbirleri hakkında soru sorulması(özel sorular da olabilir,evet yatak odası) vs. gibi sürüyle prosedürü var.
 Bekleme süresi de uzun olabiliyor.Özellikle finlandiya süper bürokrasisi sağolsun,1 seneye kadar bekletebiliyor.
 Lakin vizeyi alınca iş bitmiyor,gelecek 1 sene boyunca eve çat kapı görevliler gelip *olm bunlar hakikaten evli mi,ayrı odalara götürelim,soralım iç çamaşırının rengi neymiş* diye muhabbete girebiliyorlar.Normal şartlarda bu insan haklarına ve özel hayata aykırı,lakin ülkelere değil,bunu suistimal eden kendi insanınıza kızın.
 Burada bilinmesi gereken detay,bu vizeyi almak için illa evli olmamanız gerektiği.Çoğu AB ülkesi birlikte yaşayanlarla evlileri aynı kefeye koyduğu için(hatta isveçte adı bile var,sambo) bu şekilde de başvurulabilir.

 Davetiye mektubu işleri kolaylaştırıyor mu?
Şahsi görüşüm bunun hayır şeklinde olduğu.Yani davetiye mektubu aslında otel rezervasyonu vermenizi engeller.Yani bir kağıt işini,öbürüyle değiştirirsiniz.Lakin bazı davetiyelerde *gelecek kişinin bütün masraflarını ben karşılıcam,raad olun siz* tarzı şeyler de olabiliyor,böyle olunca zaten bankada gösterilmesi gereken para miktarı da yarı yarıya düşüyor.
 Sonuçta davetiye mektubu da olsa,sizin banka hesaplarınıza,işinize falan bakılacak.

 Alınan Vize ile kaç gün kalınabilir?
En çok sorulan sorulardan bir tanesi bu.Aşağı yukarı dünyadaki her ülkenin vizesinde iki tane ibare bulunur:
 -Duration of stay:Ülkeye/bölgeye girildiğinde maksimum kalınacak gün sayısı.
 -Vizenin geçerli olduğu süre.
Örnekle anlatayım:
 1)Fransadan 1 senelik vize alındı 25 şubat 2014 tarihinde.Bu vizenin geçerlilik süresi 25 şubat 2014ten 24 Şubat 2015'e kadar olacaktır.Duration of stay kısmında ise 90 gün yazmakta.Yani bu süre içinde 6 ayda 90 günü geçmeyecek şekilde Schengen bölgesinde kalabilirsiniz.Bu 6 ayda 90 gün olayının hesap makinesi var,googlelayın bulursunuz.
 2)Avusturyadan 1 aylık vize alındı 25 Şubat 2014 tarihinde.Bu vizenin geçerlilik süresi 25 şubat 2014ten 24 Mart 2014 olacaktır.Duration of Stay'de ise 15 gün diyor.Yani vizenin geçerli olduğu sürede toplam 15 gün kalabilirsiniz.
 
 Vize alınan ülkeden Schengen bölgesine girmemek,başka ülkeden girmek:
Valla bu hakikaten sıkıntılı bir durum.Cevabı verebilmek için AB içindeki ilişkilerin bilinmesi gerek.
  Şöyle ki;
Vizeyi veren ülke gelişmiş bir ülkeyse(İsveç,norveç,almanya,hollanda vs) ve pasaport doluysa;genelde soru sormadan geçilir ama bazen *neden o ülkeye gitmedin* sorusu sorulabiliyor,onu da *valla son anda planlarım değişti,otel rezervasyonum burda* diyerek atlatabilirsiniz.Özellikle iskandinavlar birbirlerinden alınan vizelere soru sormazlar kendi aralarındaki birlikten dolayı(nordic union).
 Vizeyi veren ülke AB nezdinde gelişmemiş ise veya kolay veriyorsa(ispanya,italya,yunanistan) ve pasaport doluysa,fifty fifty şansınız var.Pasaport boş ise,bence uğraşmayın derim.Sonuçta italyadan girildiğinde,her ülkeye gidiliyor.Hatta Tr'ye geri dönüldüğünde bile kafanıza göre takılabilirsiniz.Buradaki ana kural *italyadan mı aldın,ilk italyaya gir,sonra takıl kardeş* şeklinde.
  Pasaport polisi genelde tipe ve pasaport doluluğuna göre işlem yapıyor.Çoğunlukla bana soru sorulmadı,lakin Finlandiyaya girişte baya sorulduğunu bilirim(ilk girişti,saçlar uzundu falan).
 Hollanda eğer hollandadan vize almadıysanız,geri gönderiyor.Ha başka ülkeden vize alıp,onu kullandıysanız sorun yok.
  Zannedilenin aksine pasaport polisinin sizi geri göndermesi için amirine danışması gerek.Benim bildiğim sadece ABD'de polisler kafasına göre geri yollayabilir.

 Basitçe sonuçlandırırsak;Eğer düzenli bir işiniz varsa,evli barkı birisiyseniz(ne yazık ki bu bir kriter evet),düzenli banka hesabınız varsa,rahatça Schengen alınabilir.Hatta her gelişmiş ülkeden sorunsuz vize alabilirsiniz.

 Asıl nokta unutulmasın;Siz turistsiniz,gideceğiniz ülkede para harcayacaksınız ve geri döneceksiniz.Bunu elçiliğe göstermeniz gerek sadece.Gerisi fasa fiso.Hakikaten fasa fiso ama.

 Hadi bakayım bol şans,