16 Mayıs 2013 Perşembe

Palma de Mallorca/İspanya

 Daha öncede dediğim gibi,aslında tunusa gitmemiz lazımdı.Nooldu ne bitti bilmiyorum ama *hava şartları kötü* dediler,palma'ya gitti gemi.Tabiki de gemi italyan olunca,nereye gideceğimizi sabah işe gittiğimizde öğrendik.Nasi bi organizasyonsuzluk varsa artık.
 Hayir müdürün erkek arkadaşı köprüde çalişiyo,adam bile bir gün önceden bizim müdüre demiş *nereye gideceğimize daha karar vermedik* diye.Nası bi kafa sahibisiniz abi siz?

 Neyse

İyi oldu aslında.Palma'da toplam 1 gün falan kaldık ama hava inanılmaz rezildi.Ama doğru düzgün gezebildik mekanı.En azından tunus denilen rezalet yerden bin kat daha güzeldi.

 Palma,mallorca adasının en büyük şehri.Barselonanın batısındaki adalar topluluğunda işte.İbiza'da güneyde kaliyo.Özerk bi yer heralde,bide ismi vardı ama unuttum şimdi.

 Şehir 100 yıl falan arapların idaresinde kalmış(resimlerdende anlıcaksınız zaten).Çok güzel bi eski şehre sahip kendisi.

 Ha bide hard rock cafesi var(mıhıhıh),tshirtü unutmadım tabikine.

Gemiden şehre shuttle bus kalkmakta,son durakta direk şehrin merkezi.

 Başlayalım efenim eski şehirden:




















Görüleceği üzere arap mimarisi aynen kalmış arkadaşlarda.Sokaklar dar baya,beğendim çok.

 İnsanlar hala oturmakta buralarda(ya napacaklardı lan?).Turistik bi bölge olmasından ziyade yaşam alanı yani.

 Eski şehir çok kompakt bir alan olduğundan dolayı saatlerce gezilebilir.

Parlamento binası:



Eski şehirden sonra La Almudaina ve tam yanında bulunan Palma Katedraline doğru yollandık.
 Katedral:


Bu resimde arap emirin yaptırdığı La Almudaina sarayıyla katedralin oluşturduğu zıtlık baya dikkat çekmekte.Başka yerde görmemiştim böyle bişey.

Katedralin içine girmedim ayrıca.Kim uğraşicak zaten,boşver.

 Onun yerine La Almudaina'ya giriverdim:
Resim çekmek yasaktı ama yurdum genci yasak dinlemez:








  Bu sarayı aslında Arap emir yaptırmış 14. yüzyılda.Şimdi İspanya kralinin resepsiyonlarını verdiği bi mekan haline gelmiş.İçerisi baya baya güzel ama görevliler olduğundan korsan resim çekemedim.

 Aslında Palmada görülmesi gereken en önemli yer Beliver Kalesiydi.Lakin hava şartlarının kötü oluşundan+adamların kaleyi saat 5te kapatmasından mütevellit gidemedik(Saat 5te kale mi kapatılır olm sapık mısınız?).

 Eski şehirden sonra kayboldum elimde harita olmasına rağmen,*tamam lan burdan gidicez valla billa* diye diye şehrin en kuzeyine varmışım.Neyi mi buldum?

Bu da Palma'nın *la rambla*sı.Barselona gibi değil tabi.

 Şehirde modern sanatın güzel örnekleri mevcut:



 Anlaşılacağı üzere şehri rastgele gezdim diyebiliriz.

Araplardan kalan rüzgar değirmenleri:


Rastgele fotoğraflarla bitireyim bari.Çokta anlatacak bişey kalmadı.















 En nihayetinde palma baya güzel bi yer.Genelde gemiler 1 gece kalmakta burada.
Gece hayatını tecrübe edemedik tabi.

 Palma dışında adanın geneli için çok güzel deniyor ama gezemedik tabi.

Gidilmesi gereken bi yer.

 Palmadan sonra barselonada gemiden inip,genovaya uçup oradan yeni gemiye binmem gerekiyodu(zaten anlattım,bak bakiyim oraya çocuğum)

 Yeni cruiselarda sadece Odessayı gezebildim,diğer şehirler öyle sabah 9 akşam 5 takılınacak yerler değildi çünkü(atina,roma falan işte).

 Yaltada ise öğleden sonra 3te güvenlik testim vardı günü tamamen böldü,sonraki cruise ise(yani 3 gün önce falan),yeni müdür geldiği için hiçbi limanda dışarı çıkamadık doğru düzgün.O da yattı yani.

 Yani sonraki durağım Odessa.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder