Airbaltic ile riga aktarmalı gidicektim vilniusa.Tabiki de abuk subuk diyaloglar döndü.
İlk defa avrupa içi aktarma yapacağım için bavulların aktarılıp aktarılmayacağını bilmiyodum,bunu check in yaparken sordugumda görevli sanki ilk defa yurtdışına çıkıyomuşum gibi bi muhabbet geçti,kendisini tebrik ediyorum burdan.
Aktarma arasında 2 saat mi ne vardi,rahat rahat yetişirim derken,uçak 45 dakika rötar yaptı,birde bunun üstünde riga havaalanı pasaport kontrolü öncesinde güvenlik kontrolünde geçirildik bölgesinin lideri türkiye vatandaşları olaraktan.Ayakkabıyı bile çıkarttırdılar o derece.
Güvenlik kontrolünden sonra bomboş olan pasaport kontrole bakarkene,bi tane sarışın hatun vardı,doğu avrupalı erkeklerin sinir herifler,hatunlarında sıcak oldugunu bildigimden dolayı kendisine doğru yollandım.
Böylece fantastik diyaloglara başlamış olduk:
Memur: Naapcan litvanyada?
Ben: Kız arkadaşımı görücem
Memur:Niye,türkiyede kız mı yok?
Ben:trip,kapris,şöyle böyle.Neden detaylı anlattıgımı bilmiyorum açıkçası,normal şartlar altında bu soru gayet kişisel ve cevaplanması gerekmeyen bir soru.Gel gör ki bölgesinin lideri,ekonominin süper oldugu,çok demokratik türkiye vatandaşı olunca,polise ters geçmek aktarmayı kaçırmama gayet rahat sebep olabilirdi.
Memur: (korkmuş bir şekilde) tamam,bizim hatunlar iyidir.Avrupa birligine hoşgeldin.
Ben:Sagol anam.
Diyalog saçma sapan,ama yapcak bişey yok,böyle oldu.Bundan sonra erkek memura doğru yollanıcam.Yada kadının canı sıkılmışta olabilirdi.
Pasaporttan sonra 15 dakika falan vardı sonraki uçagın kalkmasına,nasi koştugumu hatırlamiyorum.Gel gör ki o uçakta 30 dakika rötar yapınca,rahat rahat giriverdim.
25 dakikalık bir yolculuktan sonra vilnius havaalanına varmış bulundum.
Şimdiye kadar gördüğüm en orijinal ve en küçük havaalanı diyebilirim.Gerçi gidiş bölümü tamamen farklı bir binaymiş.Bide pasaportsuz bavulu alip çatırt diye çıkmak güzel bi hismiş lan.
Gecenin bi yarisi kimse yoktu tabi.Euroları Litasa bozdurdum ve hatunumla kaunasa doğru yollandım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder