Canım sıkıldı,yarın zaten atinaya gidicem gemiye binmek için.Naapayım derken böyle bir liste hazırlayasım geldi.
Biraz zor olacak ama olsun.Nasıl olacak merak etmekteyim.Zannedilenden farklı bir liste olacak çünkü turistlikten boku çıkmış Paristir,Romadır,Barselonadır,Floransadır yok bu listede.Ona göre okuyunuz.
Ayrica bu liste tamamen duygusaldır,sonra gelip *bu herif bişeyden anlamıyor* demeyiniz.
Bakalım en güzel 10 şehir neymiş.
Birinciliği 2 tane şehir paylaşmakta tahmin edeceğiniz üzere:
-Helsinki:Baltıkların kızkardeşi lakabına sahip bu mükemmel ötesi,kainat güzeli(uzaylı yapsa daha güzel çıkmaz),hatta almanların deyişiyle uberalles şehrimiz medeniyet konusunda çoğu ülkeye ders verebilecek kapasiteye sahip finlandiyanın başkenti.
Stockholm ile sık sık karşılaştırılır ve hayal kırıklığına uğranır.Eski şehir görmek isteyenlerin helsinkiye gelmemesi gerekir zaten.Modern mimarinin en güzel örnekleri burada.Özellikle bir tanıdık vasıtasıyla gezmek gerek(airbnb veya couchsurfing efenim).
Şehrimizin sakinleri finler süper tatlı,süper yardımcı ve süper utangaçtır.Zannedilenin aksine yazın denize girilir,hatta plajı bile var(nüdist dahil).
Tek kötü tarafı pahalılığıdır.Yazın gece 12-1e kadar hava kararmaz.
''Ne alınır panpa buradan'' diyenler için;Finlandiya dizayn konusunda aşmış bir ülke olduğu için,özellikle ev dekorasyonu konusunda süper firmalara ev sahibi yapmakta.Iittala,aarikka,Marimekko(tekstil),Kalevala(mücevherat),arabia bu firmalardan birkaçı.Hepsi pahalıdır onu söyleyelim.
-Tallinn:Türkiyede bilinmeyen(bilinmemeye devam etmesi umuluyor) Finlandiyanın kardeşi estonyanın başkenti.Avrupanın en iyi korunan ortaçağ şehrine sahiptir kendisi.Euroya geçmesiyle biraz pahalanmış,lakin hala ucuz.
Helsinki gibi mükemmel ötesidir,lakin farkı ortaçağ şehri görmek isteyenlerin buraya gelmesi gerektiğidir.Zaten iki şehir arası 2.5 saat feribotla.
Bir yerliyle gezilmesi tavsiye edilir helsinki gibi.İngilizce sıkıntı olmamakta beraber,insanlar gayet yardımcıdır.
Ne alınır?
Kalev çikolatası,marzipan(badem ezmesi yani),tahta işleri,eğer litvanyaya gidilmediyse kehribar.
2)Vancouver:British columbia eyaletinin en büyük şehri görülecek değil ama dünyada yaşanılacak şehirler arasında en üst noktada.Kanada zaten yaşanılacak ülke,o ayrı.Kanada yerlilerinin yaptığı totemlerden oluşan şehrin ortasındaki stanley park'ı,gayet büyük chinatown'u ve eski gastownuyla gönülleri fethediyor.
Doğa görülmek istiyorsa babası buradadır.*Ben ingiltereye gitmek istiyorum* diyenler için başkent Victoria feribotla 1-2 saat civaridir,ABD vizesi olanlar için Seattle'da gayet yakındır.Pozisyon gayet stratejik anlaşılacağı üzere.
Alaskaya giriştir burası.
Ne alınır?
Aslında alaskaya özgü *jade* adı verilen yarı değerli taş alınması gerekenlerden.Güzel dekorasyon ürünleri çıkabiliyor.Bunun dışında tabi ki *maple syrup* alınacak.Yani akçaağaç şurubu.
İzninizle 2.yi değiştiriyorum.Vancouver güzel olmasına rağmen yaşanacak şehirdir lakin aman aman bir seksapelitesi yok.Hayvani bir seksapelitesi olan başka bir şehir ekliyorum direk.
2)Havana:Efsane ülke olan Kübanın efsane başkenti.Basitçe konuşursak çok az şehir kendisini ilk görüşte aşık eder,Havana bunlardan bir tanesi.Havana vieja(yani old town)'si,capitol building'i,*karşıyaka*sı(kale var,evet hayvani),capital building'in arkasındaki gerçek havanası(insanı şok eder,yamulursunuz),Malecon'u,insanıyla havana bambaşkadır,insana kendisini sorgulatır,*allah allah insanlar burda yaşayabiliyosa biz niye bok gibi tüketiyoruz herşeyi* dedirtir.
Tabi ki bu şehrin kötü tarafları mevcut.Fahişelerden uzak durmak gerek(12 yaşından başliyor kendileri ama ısrar yok teklif var tarzı çalışıyolar),istanbulu aratmayacak olan *çakalları*(scam diyelim ingilizcede,türkçesini bilmem) ve kübanın geneline nazaran pahalı olması(rahatça iskandinav standardında para harcanabilir,anlamazsınız bile) bu şehrin kötü taraflarından birkaç tanesi.
Bu şehrin tadına varmak için turistik mekanlardan anında çıkmanızın gerekli olduğunu söylemicem bile.Arka sokaklar insana kendini sorgulatır.
Ayrica iskandinav ayarında güvenli bir şehirdir,sapsarı bebek yüzlü ukraynalının miniyle çıkıp kendisini bir saniye tehlikede hissetmemesi bunun en güzel örneğidir.
3)Kaunas/Vilnius:Tatlı mı tatlı şirin ülkemiz litvanyanın en büyük 2 şehri tabi ki listeye girmeyi sonuna kadar haketmekte.Çok ayrım yapmadım çünkü iki şehir benziyor birbirine(bunu bir litvana söylemeyin tabi).
En büyük farkları vilniusun ciddi turist alması ve polak/litvan/rus karışımı bir şehir olması,kaunasın ise dibine kadar litvan olması.
Eski şehri,yaz ayında yapılan festivalleri,*day of the dead*(ölüler günü)'i,basketbol manyakları(tuvalette bile takip edilebilir),ucuzluğu,yeşilliği,sakinliği,gece hayatı,hatun kısmısının sosyal hayattaki baskınlığı,insanıyla bu iki şehir listeye 3.sıradan girmeyi haketmekte.
Ayrica yaşanılabilir buralarda gayet rahat bir şekilde.
Ne alınır?
Bal(evet yerel üretim bal var,tadı güzel,bizim bildiğimizden biraz farklı),tahta işleri,heryerde görülecek olan kehribar,Avrupa birliğince özel statü sahibi 8 ayrı peynir(turist bürosuna sorunuz) alınabilir.Bunun dışında eski sovyet ülkelerinde bulunabilecek gira(kvass,komünist kolası),ekşi krema,Curd snack(türkçesini bilmem ama çok bulunur) alınabilecek ürünlerden.
4)Funchal-Madeira:Portekize bağlı özerk Madeira adasının başkenti Funchal mükemmel doğası,avrupadaki diğer şehirlerden farklı olan eski şehri,süper ve ucuz yemekleri,sıcakkanlı ve ingilizce konuşabilen insanıyla listeye giriyor.30.000 eurodan başlayan apartman dairesi fiyatlarını söylemek istemiyorum.Kötü tarafı lokasyon nedeniyle ulaşımın zor olması.
Ne alınır?
Valla daha öncede yazdığım gibi saygıdan dolayı burasını gezmedim.Lakin dantel ürünlerinin ünlü olduğu kulağıma geldi.
5)Villefranche sur mer:Listeye fransadan bir mekanın girmesi beni bile şaşırttı ama yiğidi öldür hakkını ver yapmak gerek.Ufak eski şehri,mükemmel manzarası,tren istasyonuyla istenilen yere gidilebilmesi(nice,monako,cannes vs),tatlı insanları ve güzel yemekleriyle gönlümüzü kazandı villefranche.Riviera'ya özgü sabunlar kaçırılmaması gereken hediyelik eşyalar arasında.
Ne alınır?
Sabun alıcaksınız tabi.
6)Olden:Norveçin fiyord bölgesinde bulunan bu ufak tefek köye gitmenin en kolay yolu Cruise'a takılmak(ciddiyim).Ufak bir köy olmasına rağmen listeye girmesinin tek sebebi,şimdiye kadar gördüğüm en güzel doğanın kendisinde olması.Ağzımın açık kaldığı çok nadirdir ama burada kalmıştır.
Ne alınır?
Valla süpermarketten 10 euroya norveç bayraklı çorap almıştım ben(şaka değil).Troll alınabilir norveç genelinde olduğu gibi.
7)Stockholm,Oslo,Kopenhag(iskandinav başkentleri):Geçmişlerinde yaptıkları(ve hala ara ara devam eden) ipnelikleri yüzünden finler gibi medeniyet dersi alamayacağımız(samilere yapılanlar) iskandinav başkentleri dünyanın en güzel şehirleri arasına gayet rahat girebiliyor.
Kopenhag'ın Stroget'i,nyhavn'ı,stockholm'ün gamla stan'ı mükemmel yerler arasında.Tabi bu mükemmellik,fiyatlara gayet yansımış durumda.
Dil sorunu olmaması,insanının yardımseverliği bu mükemmelliği pekiştiren detaylar.
Ne alınır?
Valla bilmiyorum.Kusura kalmayacanız.
8)New York:Bilen bilir metropolleri sevmem ama New york'un listeye girmesinin en önemli sebebi dünya başkenti olması.Şehrin birleşmiş milletler gibi olması dışında,istenilen herşeyin bulunabilmesi(legal yada değil),broadway gibi bir güzelliğin olması,yemek konusunda hiçbir sıkıntının olmaması,metropol olmasına rağmen cayır cayır bisiklet kullanabilmeniz şehrin başkentliğini destekleyen ufak detaylar.En büyük eksiği pahalı olması,genel anlamda.
Ne alınır?
Magnet dışında new york'a özgü birşey yok.Zaten olmasıda mantıksız.
9)Honolulu:Güzel ülkemizde *honolululaştıramadıklarımızdanmısınız* adlı güzide şakanın doğduğu yer olan güzel hawaii başkenti listeye girmeyi tabi ki hakediyor.
Cayır cayır pazarlık yapabildiğiniz açık hava pazarı,new york'u aratmayan gökdelenleri,waikiki beach'i,*aloha*sı,hayvanat bahçesi ve genel olarak atmosferiyle honolulu en güzel şehirlerden.
Şehirde ciddi bir japon etkisi olduğunu söylemem elzem.Hatta wal marttan çok japon menşeli *abc shop* mevcut ve iş alımlarında japonca bilinmesi gerekiyor.Garip.
Deniz sevenlerin nirvanası hawaiidir.Daha ötesi ve güzeliyle karşılaşmadık daha.
10)İstanbul:Bir *Angaralı* olarak istanbulu bu listeye katmak garip gelse de,turistik açıdan bakmak lazım olaya.Galataport tamamlandığından inanılmaz popüler bir liman olacağına eminim.
Uzun uzun yazmıcam,direk turist ağzıyla özet geçicem;
*Boğaz güzel,rakı güzel,kebap güzel,yine gelecek ben*.
Ne alınır?
Yok artık,yazıcak mıyım bunu da?
Listeyi bitirdik ama juri özel ödüllerini de vermek gerek:
-Ajaccio:Turistik olmayan eski şehri,napolyon müzesi ve mükemmel paninileriyle korsika başkenti kalbimizi kazandı.
-İzmir/Selanik:Anlatmaya lüzum yok.Şehirde bir turist olarak görülmesi gereken yerlerin eksikliği en büyük eksisi izmirin.Millet paso efese gidiyor,şehre bakan yok.
Ama kalbimizi kazandı izmir,bağımsızlığını ilan edip,hanzoları atarlarsa yaşarım burda.
Selanik ise izmirin zaten kopyasi.Çok severim kendisini.
-Barbados:Ayrı bir şehir haline dönüşmüş cruise limanı,boatyard'ı(netten bakınız),karayiplerin en gelişmiş adası olması,tatlı insanları,garip yemekleri(kurutulmuş muz cipsi),süper plajlarıyla barbados juri özel ödüllerinden birisini kazanıyor.
-St.Martin:Hollandanın sahip olduğu St.Maarten adasının fransız kısmı.Bisikletle gayet rahat ulaşılabilecek olan bu şehir,fransız tarzı butik ve kafeleri,kalesi,ingilizce konuşamayan ama yardım etmeye gayret eden halkı ile tabi ki juri ozel odulunu kapiyor.
-Ponta Delgada:Portekize bağlı özerk azor adalarının başkentine tam festival zamanı geldiğimiz için gönlümüzü kazandı.Her yeri çiçek böcekle kaplayan yerlilerini sevdik,eski şehrini daha da sevdik.
Lakin heryerden uzak olmasını sevmedik.Atlantik okyanusunun tam ortasında olmasa da,ortasına yakın,şaka gibi.
Dantelleri meşhur buranın,yumulun.
-Longyearbyen:Norveçe bağlı özerk svalbard adasının ufacık başkenti(2bin kişi) longyearbyen,daha öncede dediğimiz gibi dünyanın en özel yerlerinden bir tanesi.
Adada ölmek yasak(anakaraya taşıyolar),vergi yok(hala pahalı) ve şehrin dışına çıkmak için silahlı gardiyan tutmak zorunlu.
İnsan nüfusundan çok kutup ayısı nüfusu mevcut,*ayyyh bu çok tatlı* diyenlerin aklını almakla meşgul bu arkadaşlar.
Yavrusu tatlı o ayrı,uzaktan tabi.O pençe kafandan büyük delikanlı yurdum insanı.
-San Francisco:California'nin büyük şehirlerinden san francisco golden gate köprüsü,alcatrazı(1 sene önceden sıraya girin efenim),italyan/yunan mahalleleri,tramvayları,limanın şehir merkezine bitişikliğiyle gönlümüzü kazandı.
-Icy strait Point:Alaskada cruise turizmi için özellikle yapılmış,takriben 3 bina(şaka değil),bir adet yerlilerin oluşturduğu kasaba(hoonah) ve bir adet dünyanın en uzun zip lining'inden oluşan icy strait point efsane güzellikte bir mekan olması sebebiyle juri özel ödülüne layık.
10 dolara yenilen kral yengeci(çekiciyle beraber),geyik etinden yapılma hamburgeri(dünyanın en güzeli),efsane manzarası,zip lining'i(efsaneler ötesidir),alaska yerlilerinin ilginç hikayeleriyle alaska cruiselarının vazgeçilmezidir.
Ayrica yazın burada güneş batmaz.
-Oulu:Finlandiyanın deniz kenarında yer alan teknoloji başkenti Oulu'ya cruise ile gelmenizin imkanı yok(çünkü giden yok).Pikisaari'si,upuzun plajı,bütün teknoloji firmalarının ofislerini bulundurması,parkları,şehir merkezindeki kapalı marketi,bisiklet yolları,zombi ve air gitar festivali,bilim müzesi,bütün şehri kapsayan bedava internet ağı(melih gökçeğe selamlar),tatlı mı tatlı hatunlarıyla gönlümüzün başkenti Oulu.
Ayrica 5 sene üstüste finlandiyanın en yaşanabilir şehri seçilmiştir.
Bunun dışında buranın yerlilerinin fince aksanı değişiktir ve güneyliler dalga geçer(bizim karadeniz hesabı).
-Rodos:Yunanistanın bu güzel adası tabi ki juri özel ödülüne layık.Adadaki herşeyin tarihi eser sınıfında olması,vize istemesinden dolayı türkiyedeki hanzo/apaçi kesimin gelememesi,marmarise 20 dakika oluşu,sakinliği,efsanevi güzellikte olan eski şehri rodos'a juri özel ödülünü kazandıran özelliklerden sadece birkaç tanesi.
Kötü tarafları ise vizenin artık kolay verilmesi,yaz aylarında inanılmaz yurdum insanı dolması ve akabinde ingilizceye ihtiyacınız olmaması(2014te,hele benim yaşlarımdaysanız o ingilizce bilinecek!),turistik oluşundan dolayı bazı yerlerin ciddi pahalı olması bile juri özel ödülünü kaptıramıyor.
Liste şimdilik bu kadar.Özellikle yapacağım 3 aylık küba cruiselarından sonra değiştirebilirim bu listeyi.
Fidel abi,gemiyi hazırla.
Biraz zor olacak ama olsun.Nasıl olacak merak etmekteyim.Zannedilenden farklı bir liste olacak çünkü turistlikten boku çıkmış Paristir,Romadır,Barselonadır,Floransadır yok bu listede.Ona göre okuyunuz.
Ayrica bu liste tamamen duygusaldır,sonra gelip *bu herif bişeyden anlamıyor* demeyiniz.
Bakalım en güzel 10 şehir neymiş.
Birinciliği 2 tane şehir paylaşmakta tahmin edeceğiniz üzere:
-Helsinki:Baltıkların kızkardeşi lakabına sahip bu mükemmel ötesi,kainat güzeli(uzaylı yapsa daha güzel çıkmaz),hatta almanların deyişiyle uberalles şehrimiz medeniyet konusunda çoğu ülkeye ders verebilecek kapasiteye sahip finlandiyanın başkenti.
Stockholm ile sık sık karşılaştırılır ve hayal kırıklığına uğranır.Eski şehir görmek isteyenlerin helsinkiye gelmemesi gerekir zaten.Modern mimarinin en güzel örnekleri burada.Özellikle bir tanıdık vasıtasıyla gezmek gerek(airbnb veya couchsurfing efenim).
Şehrimizin sakinleri finler süper tatlı,süper yardımcı ve süper utangaçtır.Zannedilenin aksine yazın denize girilir,hatta plajı bile var(nüdist dahil).
Tek kötü tarafı pahalılığıdır.Yazın gece 12-1e kadar hava kararmaz.
''Ne alınır panpa buradan'' diyenler için;Finlandiya dizayn konusunda aşmış bir ülke olduğu için,özellikle ev dekorasyonu konusunda süper firmalara ev sahibi yapmakta.Iittala,aarikka,Marimekko(tekstil),Kalevala(mücevherat),arabia bu firmalardan birkaçı.Hepsi pahalıdır onu söyleyelim.
-Tallinn:Türkiyede bilinmeyen(bilinmemeye devam etmesi umuluyor) Finlandiyanın kardeşi estonyanın başkenti.Avrupanın en iyi korunan ortaçağ şehrine sahiptir kendisi.Euroya geçmesiyle biraz pahalanmış,lakin hala ucuz.
Helsinki gibi mükemmel ötesidir,lakin farkı ortaçağ şehri görmek isteyenlerin buraya gelmesi gerektiğidir.Zaten iki şehir arası 2.5 saat feribotla.
Bir yerliyle gezilmesi tavsiye edilir helsinki gibi.İngilizce sıkıntı olmamakta beraber,insanlar gayet yardımcıdır.
Ne alınır?
Kalev çikolatası,marzipan(badem ezmesi yani),tahta işleri,eğer litvanyaya gidilmediyse kehribar.
2)Vancouver:British columbia eyaletinin en büyük şehri görülecek değil ama dünyada yaşanılacak şehirler arasında en üst noktada.Kanada zaten yaşanılacak ülke,o ayrı.Kanada yerlilerinin yaptığı totemlerden oluşan şehrin ortasındaki stanley park'ı,gayet büyük chinatown'u ve eski gastownuyla gönülleri fethediyor.
Doğa görülmek istiyorsa babası buradadır.*Ben ingiltereye gitmek istiyorum* diyenler için başkent Victoria feribotla 1-2 saat civaridir,ABD vizesi olanlar için Seattle'da gayet yakındır.Pozisyon gayet stratejik anlaşılacağı üzere.
Alaskaya giriştir burası.
Ne alınır?
Aslında alaskaya özgü *jade* adı verilen yarı değerli taş alınması gerekenlerden.Güzel dekorasyon ürünleri çıkabiliyor.Bunun dışında tabi ki *maple syrup* alınacak.Yani akçaağaç şurubu.
İzninizle 2.yi değiştiriyorum.Vancouver güzel olmasına rağmen yaşanacak şehirdir lakin aman aman bir seksapelitesi yok.Hayvani bir seksapelitesi olan başka bir şehir ekliyorum direk.
2)Havana:Efsane ülke olan Kübanın efsane başkenti.Basitçe konuşursak çok az şehir kendisini ilk görüşte aşık eder,Havana bunlardan bir tanesi.Havana vieja(yani old town)'si,capitol building'i,*karşıyaka*sı(kale var,evet hayvani),capital building'in arkasındaki gerçek havanası(insanı şok eder,yamulursunuz),Malecon'u,insanıyla havana bambaşkadır,insana kendisini sorgulatır,*allah allah insanlar burda yaşayabiliyosa biz niye bok gibi tüketiyoruz herşeyi* dedirtir.
Tabi ki bu şehrin kötü tarafları mevcut.Fahişelerden uzak durmak gerek(12 yaşından başliyor kendileri ama ısrar yok teklif var tarzı çalışıyolar),istanbulu aratmayacak olan *çakalları*(scam diyelim ingilizcede,türkçesini bilmem) ve kübanın geneline nazaran pahalı olması(rahatça iskandinav standardında para harcanabilir,anlamazsınız bile) bu şehrin kötü taraflarından birkaç tanesi.
Bu şehrin tadına varmak için turistik mekanlardan anında çıkmanızın gerekli olduğunu söylemicem bile.Arka sokaklar insana kendini sorgulatır.
Ayrica iskandinav ayarında güvenli bir şehirdir,sapsarı bebek yüzlü ukraynalının miniyle çıkıp kendisini bir saniye tehlikede hissetmemesi bunun en güzel örneğidir.
3)Kaunas/Vilnius:Tatlı mı tatlı şirin ülkemiz litvanyanın en büyük 2 şehri tabi ki listeye girmeyi sonuna kadar haketmekte.Çok ayrım yapmadım çünkü iki şehir benziyor birbirine(bunu bir litvana söylemeyin tabi).
En büyük farkları vilniusun ciddi turist alması ve polak/litvan/rus karışımı bir şehir olması,kaunasın ise dibine kadar litvan olması.
Eski şehri,yaz ayında yapılan festivalleri,*day of the dead*(ölüler günü)'i,basketbol manyakları(tuvalette bile takip edilebilir),ucuzluğu,yeşilliği,sakinliği,gece hayatı,hatun kısmısının sosyal hayattaki baskınlığı,insanıyla bu iki şehir listeye 3.sıradan girmeyi haketmekte.
Ayrica yaşanılabilir buralarda gayet rahat bir şekilde.
Ne alınır?
Bal(evet yerel üretim bal var,tadı güzel,bizim bildiğimizden biraz farklı),tahta işleri,heryerde görülecek olan kehribar,Avrupa birliğince özel statü sahibi 8 ayrı peynir(turist bürosuna sorunuz) alınabilir.Bunun dışında eski sovyet ülkelerinde bulunabilecek gira(kvass,komünist kolası),ekşi krema,Curd snack(türkçesini bilmem ama çok bulunur) alınabilecek ürünlerden.
4)Funchal-Madeira:Portekize bağlı özerk Madeira adasının başkenti Funchal mükemmel doğası,avrupadaki diğer şehirlerden farklı olan eski şehri,süper ve ucuz yemekleri,sıcakkanlı ve ingilizce konuşabilen insanıyla listeye giriyor.30.000 eurodan başlayan apartman dairesi fiyatlarını söylemek istemiyorum.Kötü tarafı lokasyon nedeniyle ulaşımın zor olması.
Ne alınır?
Valla daha öncede yazdığım gibi saygıdan dolayı burasını gezmedim.Lakin dantel ürünlerinin ünlü olduğu kulağıma geldi.
5)Villefranche sur mer:Listeye fransadan bir mekanın girmesi beni bile şaşırttı ama yiğidi öldür hakkını ver yapmak gerek.Ufak eski şehri,mükemmel manzarası,tren istasyonuyla istenilen yere gidilebilmesi(nice,monako,cannes vs),tatlı insanları ve güzel yemekleriyle gönlümüzü kazandı villefranche.Riviera'ya özgü sabunlar kaçırılmaması gereken hediyelik eşyalar arasında.
Ne alınır?
Sabun alıcaksınız tabi.
6)Olden:Norveçin fiyord bölgesinde bulunan bu ufak tefek köye gitmenin en kolay yolu Cruise'a takılmak(ciddiyim).Ufak bir köy olmasına rağmen listeye girmesinin tek sebebi,şimdiye kadar gördüğüm en güzel doğanın kendisinde olması.Ağzımın açık kaldığı çok nadirdir ama burada kalmıştır.
Ne alınır?
Valla süpermarketten 10 euroya norveç bayraklı çorap almıştım ben(şaka değil).Troll alınabilir norveç genelinde olduğu gibi.
7)Stockholm,Oslo,Kopenhag(iskandinav başkentleri):Geçmişlerinde yaptıkları(ve hala ara ara devam eden) ipnelikleri yüzünden finler gibi medeniyet dersi alamayacağımız(samilere yapılanlar) iskandinav başkentleri dünyanın en güzel şehirleri arasına gayet rahat girebiliyor.
Kopenhag'ın Stroget'i,nyhavn'ı,stockholm'ün gamla stan'ı mükemmel yerler arasında.Tabi bu mükemmellik,fiyatlara gayet yansımış durumda.
Dil sorunu olmaması,insanının yardımseverliği bu mükemmelliği pekiştiren detaylar.
Ne alınır?
Valla bilmiyorum.Kusura kalmayacanız.
8)New York:Bilen bilir metropolleri sevmem ama New york'un listeye girmesinin en önemli sebebi dünya başkenti olması.Şehrin birleşmiş milletler gibi olması dışında,istenilen herşeyin bulunabilmesi(legal yada değil),broadway gibi bir güzelliğin olması,yemek konusunda hiçbir sıkıntının olmaması,metropol olmasına rağmen cayır cayır bisiklet kullanabilmeniz şehrin başkentliğini destekleyen ufak detaylar.En büyük eksiği pahalı olması,genel anlamda.
Ne alınır?
Magnet dışında new york'a özgü birşey yok.Zaten olmasıda mantıksız.
9)Honolulu:Güzel ülkemizde *honolululaştıramadıklarımızdanmısınız* adlı güzide şakanın doğduğu yer olan güzel hawaii başkenti listeye girmeyi tabi ki hakediyor.
Cayır cayır pazarlık yapabildiğiniz açık hava pazarı,new york'u aratmayan gökdelenleri,waikiki beach'i,*aloha*sı,hayvanat bahçesi ve genel olarak atmosferiyle honolulu en güzel şehirlerden.
Şehirde ciddi bir japon etkisi olduğunu söylemem elzem.Hatta wal marttan çok japon menşeli *abc shop* mevcut ve iş alımlarında japonca bilinmesi gerekiyor.Garip.
Deniz sevenlerin nirvanası hawaiidir.Daha ötesi ve güzeliyle karşılaşmadık daha.
10)İstanbul:Bir *Angaralı* olarak istanbulu bu listeye katmak garip gelse de,turistik açıdan bakmak lazım olaya.Galataport tamamlandığından inanılmaz popüler bir liman olacağına eminim.
Uzun uzun yazmıcam,direk turist ağzıyla özet geçicem;
*Boğaz güzel,rakı güzel,kebap güzel,yine gelecek ben*.
Ne alınır?
Yok artık,yazıcak mıyım bunu da?
Listeyi bitirdik ama juri özel ödüllerini de vermek gerek:
-Ajaccio:Turistik olmayan eski şehri,napolyon müzesi ve mükemmel paninileriyle korsika başkenti kalbimizi kazandı.
-İzmir/Selanik:Anlatmaya lüzum yok.Şehirde bir turist olarak görülmesi gereken yerlerin eksikliği en büyük eksisi izmirin.Millet paso efese gidiyor,şehre bakan yok.
Ama kalbimizi kazandı izmir,bağımsızlığını ilan edip,hanzoları atarlarsa yaşarım burda.
Selanik ise izmirin zaten kopyasi.Çok severim kendisini.
-Barbados:Ayrı bir şehir haline dönüşmüş cruise limanı,boatyard'ı(netten bakınız),karayiplerin en gelişmiş adası olması,tatlı insanları,garip yemekleri(kurutulmuş muz cipsi),süper plajlarıyla barbados juri özel ödüllerinden birisini kazanıyor.
-St.Martin:Hollandanın sahip olduğu St.Maarten adasının fransız kısmı.Bisikletle gayet rahat ulaşılabilecek olan bu şehir,fransız tarzı butik ve kafeleri,kalesi,ingilizce konuşamayan ama yardım etmeye gayret eden halkı ile tabi ki juri ozel odulunu kapiyor.
-Ponta Delgada:Portekize bağlı özerk azor adalarının başkentine tam festival zamanı geldiğimiz için gönlümüzü kazandı.Her yeri çiçek böcekle kaplayan yerlilerini sevdik,eski şehrini daha da sevdik.
Lakin heryerden uzak olmasını sevmedik.Atlantik okyanusunun tam ortasında olmasa da,ortasına yakın,şaka gibi.
Dantelleri meşhur buranın,yumulun.
-Longyearbyen:Norveçe bağlı özerk svalbard adasının ufacık başkenti(2bin kişi) longyearbyen,daha öncede dediğimiz gibi dünyanın en özel yerlerinden bir tanesi.
Adada ölmek yasak(anakaraya taşıyolar),vergi yok(hala pahalı) ve şehrin dışına çıkmak için silahlı gardiyan tutmak zorunlu.
İnsan nüfusundan çok kutup ayısı nüfusu mevcut,*ayyyh bu çok tatlı* diyenlerin aklını almakla meşgul bu arkadaşlar.
Yavrusu tatlı o ayrı,uzaktan tabi.O pençe kafandan büyük delikanlı yurdum insanı.
-San Francisco:California'nin büyük şehirlerinden san francisco golden gate köprüsü,alcatrazı(1 sene önceden sıraya girin efenim),italyan/yunan mahalleleri,tramvayları,limanın şehir merkezine bitişikliğiyle gönlümüzü kazandı.
-Icy strait Point:Alaskada cruise turizmi için özellikle yapılmış,takriben 3 bina(şaka değil),bir adet yerlilerin oluşturduğu kasaba(hoonah) ve bir adet dünyanın en uzun zip lining'inden oluşan icy strait point efsane güzellikte bir mekan olması sebebiyle juri özel ödülüne layık.
10 dolara yenilen kral yengeci(çekiciyle beraber),geyik etinden yapılma hamburgeri(dünyanın en güzeli),efsane manzarası,zip lining'i(efsaneler ötesidir),alaska yerlilerinin ilginç hikayeleriyle alaska cruiselarının vazgeçilmezidir.
Ayrica yazın burada güneş batmaz.
-Oulu:Finlandiyanın deniz kenarında yer alan teknoloji başkenti Oulu'ya cruise ile gelmenizin imkanı yok(çünkü giden yok).Pikisaari'si,upuzun plajı,bütün teknoloji firmalarının ofislerini bulundurması,parkları,şehir merkezindeki kapalı marketi,bisiklet yolları,zombi ve air gitar festivali,bilim müzesi,bütün şehri kapsayan bedava internet ağı(melih gökçeğe selamlar),tatlı mı tatlı hatunlarıyla gönlümüzün başkenti Oulu.
Ayrica 5 sene üstüste finlandiyanın en yaşanabilir şehri seçilmiştir.
Bunun dışında buranın yerlilerinin fince aksanı değişiktir ve güneyliler dalga geçer(bizim karadeniz hesabı).
-Rodos:Yunanistanın bu güzel adası tabi ki juri özel ödülüne layık.Adadaki herşeyin tarihi eser sınıfında olması,vize istemesinden dolayı türkiyedeki hanzo/apaçi kesimin gelememesi,marmarise 20 dakika oluşu,sakinliği,efsanevi güzellikte olan eski şehri rodos'a juri özel ödülünü kazandıran özelliklerden sadece birkaç tanesi.
Kötü tarafları ise vizenin artık kolay verilmesi,yaz aylarında inanılmaz yurdum insanı dolması ve akabinde ingilizceye ihtiyacınız olmaması(2014te,hele benim yaşlarımdaysanız o ingilizce bilinecek!),turistik oluşundan dolayı bazı yerlerin ciddi pahalı olması bile juri özel ödülünü kaptıramıyor.
Liste şimdilik bu kadar.Özellikle yapacağım 3 aylık küba cruiselarından sonra değiştirebilirim bu listeyi.
Fidel abi,gemiyi hazırla.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder