Korsika sevdiğimiz adalardan birisi.Resmi olarak fransaya bağlı olsa bile,biz kendisini fransız görmüyoruz,zaten kendileri de görmüyor.Lakin ingilizce konusunda fransızlardan aşağı kalır bir yanları yok -ki garip bir durum-.Buna rağmen seviyoruz.
Neden seviyoruz?
Yemekler güzel ve ucuz.Ortam sakin(hoş baya bir underground mafya olayları varmış),iklim güzel(ekimin sonunda t-shirtle gezmek) ve turistik değil.
Bu elemanlar fransayı ve fransızları sevmediği için mafya olayları mevcut ama turistlerle bir alakası yok kendilerinin.
Ayrica bağımsızlık mücadeleside veriyorlarmış.FLNC olarak geçiyor.Kendileri aynen mafya gibi çalışıyorlar.Bizim pkk gibi düşünmek gerek,partileri de mevcut.Saldırılar genelde fransayla alakalı binalara falan yapıyor.
Başkent ajaccio'yu yazmıştım,şimdi sıra Calvi'de.Hatta bastia'ya da uğramıştık ama işim vardı çıkmadım.Anlaşılacağı üzere adada sadece 3 tane şehir mevcut.
Aslında burası olağandışı bir liman çünkü inanılmaz rüzgarlı.Rüzgardan dolayı çoğu kez rotayı ajaccio'ya çevirdiğimizi bilirim.
Ayrica gemi dışarıda demir atıp,botlarla milleti yolluyorlar şehre.
Şehir şu şekilde:
Sağda gidilmesi zorunlu olan kale ve solda şehir mevcut.
Sahil şeridini beğendim ama pahalı valla.
Calvide esasında görülecek iki yer var.Eski şehir kısmı ve kale.
Eski şehir kısmındaki *pembe* kiliseye daldım ilk:
Asıl ismi *sainte-marie marjeure* kilisesi ama kendisi pembe olduğundan,pembe kilise demek kafi.Zaten şehirde heryerden görülüyor.
Bunun dışında burası kristof kolomb'un evinin olduğu ve doğduğu yer.Hoş herkes Cenova diyor ama bilemiyoruz tabi.
Kolomb'a adanmış heykelde mevcut:
Açık konuşmam gerekirse *old town* bölgesi efsane güzellikte bir yer(ve efsane ufaklıkta).Turistik değil,el yapımı ürünler bol,kazıklanma minimum ve atmosfer süper.Hoş bitirmesi yarım saat sürüyor o ayrı.
Calvi kalesi 13.yüzyılda yapımına başlanıp,15.yüzyılda bitirilmiş büyükçe bir mekan.Cenevizliler zamanında yapımına başlanmış.Şimdilerde ordu kullandığı için her yerini göremiyorsunuz.
Bunun dışında burada hala yaşayanlar var.
Kalenin içinde hayat olanını ve manzaralı olanını severiz:
Kaleden geri dönerken ara sokakta fantastik isimsiz bir kiliseye rastladım,direk daldım içeri:
Burasının fransa toprağı olduğunu anladığımız an:
Şehirden genel fotoğraflar ise şöyle:
Kısaca konuşmak gerekirse,burası birkaç gün kafa dinlenecek gibi bir yer geldi bana.Hoş sırf kafa dinlemek için bir insan neden korsika adasına gelir bilemeyiz.Gelmişken bütün adanın gezilmesi gerek çünkü.
Sonraki limanımız italyada.
Neden seviyoruz?
Yemekler güzel ve ucuz.Ortam sakin(hoş baya bir underground mafya olayları varmış),iklim güzel(ekimin sonunda t-shirtle gezmek) ve turistik değil.
Bu elemanlar fransayı ve fransızları sevmediği için mafya olayları mevcut ama turistlerle bir alakası yok kendilerinin.
Ayrica bağımsızlık mücadeleside veriyorlarmış.FLNC olarak geçiyor.Kendileri aynen mafya gibi çalışıyorlar.Bizim pkk gibi düşünmek gerek,partileri de mevcut.Saldırılar genelde fransayla alakalı binalara falan yapıyor.
Başkent ajaccio'yu yazmıştım,şimdi sıra Calvi'de.Hatta bastia'ya da uğramıştık ama işim vardı çıkmadım.Anlaşılacağı üzere adada sadece 3 tane şehir mevcut.
Aslında burası olağandışı bir liman çünkü inanılmaz rüzgarlı.Rüzgardan dolayı çoğu kez rotayı ajaccio'ya çevirdiğimizi bilirim.
Ayrica gemi dışarıda demir atıp,botlarla milleti yolluyorlar şehre.
Şehir şu şekilde:
Sağda gidilmesi zorunlu olan kale ve solda şehir mevcut.
Sahil şeridini beğendim ama pahalı valla.
Calvide esasında görülecek iki yer var.Eski şehir kısmı ve kale.
Eski şehir kısmındaki *pembe* kiliseye daldım ilk:
Asıl ismi *sainte-marie marjeure* kilisesi ama kendisi pembe olduğundan,pembe kilise demek kafi.Zaten şehirde heryerden görülüyor.
Bunun dışında burası kristof kolomb'un evinin olduğu ve doğduğu yer.Hoş herkes Cenova diyor ama bilemiyoruz tabi.
Kolomb'a adanmış heykelde mevcut:
Açık konuşmam gerekirse *old town* bölgesi efsane güzellikte bir yer(ve efsane ufaklıkta).Turistik değil,el yapımı ürünler bol,kazıklanma minimum ve atmosfer süper.Hoş bitirmesi yarım saat sürüyor o ayrı.
Calvi kalesi 13.yüzyılda yapımına başlanıp,15.yüzyılda bitirilmiş büyükçe bir mekan.Cenevizliler zamanında yapımına başlanmış.Şimdilerde ordu kullandığı için her yerini göremiyorsunuz.
Bunun dışında burada hala yaşayanlar var.
Kalenin içinde hayat olanını ve manzaralı olanını severiz:
Kaleden geri dönerken ara sokakta fantastik isimsiz bir kiliseye rastladım,direk daldım içeri:
Burasının fransa toprağı olduğunu anladığımız an:
Şehirden genel fotoğraflar ise şöyle:
Kısaca konuşmak gerekirse,burası birkaç gün kafa dinlenecek gibi bir yer geldi bana.Hoş sırf kafa dinlemek için bir insan neden korsika adasına gelir bilemeyiz.Gelmişken bütün adanın gezilmesi gerek çünkü.
Sonraki limanımız italyada.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder