Şimdiye kadar yazacağım en ilginç yazılardan birisi olabilir bu(türkiye vatandaşı için tabi).Olabildiğince önyargısız anlatmaya çalışıcam(ki anlatırım,sorun yok).Sonuçta 40 sene önce savaştık bu adamlarla biz.
Kıprıs olaylarını bilmeyen yok zaten(ki konumuz harekatı falan anlatmak değil zaten).Bizim için kuzeye gitmek beleş olsa da,güneye gitmek için azıcık kasılmak gerek(yunanistana gidip ordan başvurmak lazım vizeye).
En nihayetinde 5 sene yaşadığım adaya geri gelmiş bulundum.Zaten kıprısta bir laf vardır *adadan giden eninde sonunda geri gelir* diye.
Belkide yoktur,biz kıçımızdan uydurmuşuzdur.Bilemicem.
Güney tarafının resmi dillerinden birisi türkçe,yerlilerin konuştuğuna da eminim lakin türkçeye -yetim- muamelesi çekiyor herifler.
Türkçe olmasının nedenide,hala 60larda kurulan kıprıs cumhuriyetinin anayasasını güney kıprısın aynen devam ettirmesi.
Şöyle bir örnek vereyim:
Pasaportlar falanda türkçe zaten.
Limassolda görülecek fazla bir yer yok(en azından şehir merkezinde).Bizanslardan kalan bir kale mevcut,1-2 tane cami,kilise ve eski şehir var o kadar.
Şehrin tarihi çok eski o ayrı.
Cruise gemileri için yeni liman yapılmış.Şehir merkezine gitmek için shuttle'a binmek gerekiyor.Alternatif yol ise 1 euroya otobüse atlamak.20 dakikada tam merkezdesiniz efenim.
Şehre indikten sonra ilk durağım kale oldu.Şimdi ortaçağ müzesi yapmışlar.
Kale tam merkezde.Her yol kendisine çıkıyor sanırsam.
Kalenin şimdiki işlevi *ortaçağ müzesi* olmak.Büyük bir yer değil ayrıca.İçeride bizans dönemi için ayrı,osmanlı dönemi için ayrı odalar yapılmış.
Mesela bi örnek:
Alalım bi musakkayla meze efenim.
Kıprıs olaylarını bilmeyen yok zaten(ki konumuz harekatı falan anlatmak değil zaten).Bizim için kuzeye gitmek beleş olsa da,güneye gitmek için azıcık kasılmak gerek(yunanistana gidip ordan başvurmak lazım vizeye).
En nihayetinde 5 sene yaşadığım adaya geri gelmiş bulundum.Zaten kıprısta bir laf vardır *adadan giden eninde sonunda geri gelir* diye.
Belkide yoktur,biz kıçımızdan uydurmuşuzdur.Bilemicem.
Güney tarafının resmi dillerinden birisi türkçe,yerlilerin konuştuğuna da eminim lakin türkçeye -yetim- muamelesi çekiyor herifler.
Türkçe olmasının nedenide,hala 60larda kurulan kıprıs cumhuriyetinin anayasasını güney kıprısın aynen devam ettirmesi.
Şöyle bir örnek vereyim:
Pasaportlar falanda türkçe zaten.
Limassolda görülecek fazla bir yer yok(en azından şehir merkezinde).Bizanslardan kalan bir kale mevcut,1-2 tane cami,kilise ve eski şehir var o kadar.
Şehrin tarihi çok eski o ayrı.
Cruise gemileri için yeni liman yapılmış.Şehir merkezine gitmek için shuttle'a binmek gerekiyor.Alternatif yol ise 1 euroya otobüse atlamak.20 dakikada tam merkezdesiniz efenim.
Şehre indikten sonra ilk durağım kale oldu.Şimdi ortaçağ müzesi yapmışlar.
Kale tam merkezde.Her yol kendisine çıkıyor sanırsam.
Kalenin şimdiki işlevi *ortaçağ müzesi* olmak.Büyük bir yer değil ayrıca.İçeride bizans dönemi için ayrı,osmanlı dönemi için ayrı odalar yapılmış.
Mesela bi örnek:
Ne yazıyo bakim orda?
Bizans bölümü:
Adanın genel görüntüsüde mevcut içeride:
Kale ilginç olmasına rağmen öyle aman aman bir yer değil.
Dışarı çıkınca kendinizi eski şehrin tam ortasında buluyosunuz.Buralarda bi cami var.
Adını bilmiyorum valla.
Limassolun eski şehri labirentlerden oluşuyor denilebilir.Çok tatli ama bir aman amanlığı yok.
Eski şehirde 2 yer dikkatimi çekti.Bir tanesi Lefkara Danteli satan bir mekan(zaten eski şehirde tek).Bu mekan yaşlı bir çift tarafından işletiliyor.Yaşlı hanımın eşi türkçe bilen bir rum.Kendisi ordaysa muhabbeti gayet güzel tavsiye ederim.
Öbürüde değişik aromalarla tatlandırılmış lokum satan bi mekan.Vanilyalısı,kivilisi,muzlusu falan mevcut.Kendisi bizi çok sevmiyor anlaşılacağı üzere.Lokumlar ucuz baya ama.
Eski şehirde Kıprıs harekatını(diğer herkese göre işgal) hatırlatan şöyle mekanlar mevcut:
Mağosadan göç etmeye zorlanmışlar mesela mesela.
Eski şehir şöyle bi yer:
Birkaç tane kiliseye rastgeldim kaybolduğum zaman.
Bu kiliselerden büyük olanında fantastik bir muhabbet geçti,anlatmam elzem.
Kapıyı ararken kafam kadar sakalı olan rahibin biri yaklaştı *yardımcı olabilirmiyim* diye,bende dedim *kapı nerde hacı?*
O da *bu gün kapılıyık hemşehrim* dedi.Sonra nerelisin diyince kayış koptu tabi.
*Türkiyeliyim*dedim
Suratını baya bi ekşitti,bişey söylemeden hızlı adımlarla uzaklaştı arkadaş.
Kendisine burdan sevgilerimi yolluyorum.2013teyiz lan,ırk mı kaldı?
Bilindiği üzere bu adamların kafası çakallığa en az bizim kadar bastığından dolayı turistik mekanlarda haşırt diye kazıklanmanız olası.Bu mekanlarda kalenin etrafında yer aliyor tahmin edilebileceği üzere.
Kıprıs eski britanya kolonisi olduğundan dolayı dil sorunu hiç yok.Yaşlı teyzeler ingilizce bilmese bile türkçe biliyor(tecrübem o yani).
Restoranların birinde beni kendi masalarına davet eden fin aileyide buradan öpüyorum,yalıyorum,kendilerine *kiitos* diyorum.
Bu heriflerin sıcak yere gitme hastalığı ne zaman bitecek merak etmekteyiz.Hayır gittiğiniz yerler normal sıcaklıkla değil be kardeşim.
İklim Kuzeyle aynı,deli gibi bir sıcak,deli gibi bir nem var.Çoğu zaman adam gibi dışarı bile çıkmadım diyebilirim.
Bide elektrik prizleri ingiltere gibi,deli ediyolar adamı.Değiştirsenize abi şunları?
Nereden geldiğimi saklayarak gezdiğim ilk yer oldu Limassol.*nereden geldin* tarzı sorularıda geçiştirdim.(rahiple muhabbetimiz sırasında çevrede kimse yoktu,ondan dolayı söyledim)
Ha belki problem olmazdı ama risk almamak gerek.
Hoş gemideki kıprıslılarla iyi bir muhabbetimiz olmuştu,hatta bir aileyle geçmişte olanları tartışacak seviyeye gelmiştim.Kendi bakış açıları baya değişik,öğrenilmesi gerek bence.
Her tarihsel olayın 2 tarafı vardır zaten.
Sonuç olarak Limassol öyle aman aman bi yer değil.Eski şehri baya tatlı ama özelliği olan bir yer değil.
Zaten vize almak özellikle problem bizim için.Zaman harcamaya değmez diyeyim(ha AB vatandaşı olanlar gitsin,kıprıs deli gibi turist almakta her sene).
Yavaş yavaş bu kontratı sonlandırıyoruz efenim.
Sonraki durağım İsrail.
Yazı çok güzel olmuş. Özellikle Kuzey ile Güney arasında ne kadar fark olduğunu da bu yazı sayesinde gördüm. Fotoğraflara bir bakıyorum da, kaldırımlar falan düzgün, sokaklarda bir düzen var. Süper bir yer olmasa da en azından Avrupa'dan nasibini almış. Kuzey Kıbrıs ile karşılaştırınca gelişmişlik farkı 5 kat falan herhalde.
YanıtlaSilBir de 2013'teyiz lan ırk mı kaldı? diye yazmışsın. Türküm diyebilmek için Orta Asya'dan göç etmiş olman gerekmiyor. Atatürk "Ne mutlu Türküm diyene" demiştir. Dolayısıyla Atatürk milliyetçiliğine göre Türk olabilmek için Türk vatandaşı olup kendini Türk olarak tanımlayabilmek yeterli. Eğer sen Türk olmanın ırktan geldiğini düşünüyorsan Atatürk milliyetçiliği ile çelişiyorsun demektir. Türk olmak için Türk vatandaşı olup "Ben Türküm" diyebilmek yeterli. Fakat insanlara medyada dayatılan şeylerle insanların bölünmesi sağlanıyor. Biri diğer Kürdüm öbürü diyor ana tarafı Çerkez diğeri diyor baba tarafı Uganda'nın koçebambamba köyünün çikiçiki boyundan geliyor vs vs. Milletçe bir türlü beceremiyoruz şu Atatürk'ün bize "yapın" dediği şeyi. Neyse bunu uzatmaya gerek yok, yazasım geldi sadece.
Ha sen "Atatürk'ün ne dediği umrumda değil" dersen sonuna kadar saygı duyarım, senin görüşündür.
Merhaba,
SilTeşekkürler olumlu dilekleriniz için.
Irk kısmında bahsettiğim genetiktir,Türkiye ciddi anlamda karışık olduğu için o lafı dedim.
Atatürk milliyetçisi değilim,milliyetçiliğe alerjim var lakin kendisine saygımız sevgimiz sonsuz o ayrı.
Saygılar,