Evet,gelelim fasulyenin faydalarına.
Fransadan alınan vizenin süresi bittiği için,sonraki vizeyi favori ülkem olan estonyadan almaya karar vermiştim,hatta davetiye mektubunu,vize randevusunu falan gayet önceden ayarlamıştım(tanıdık var abi).
Buradan almamım asıl sebebi bu elemanların litvanya elçiliği kadar cimri olmamasıydı aslında.İlk estonyaya girmicektim gerçi ama öyle bir intiba bıraktım kendilerinde.İşim sağolsun bullshit konusunda master degree oluyor insan.
Bakalım prosedürü nasılmış,bilgi amaçlı olsun diye yazayım.Sonuçta trilyon tane kişi estonyaya gitmiyor türkiyeden(iyi ki gitmiyor,ülke bombok olmasın).
İlk önce http://www.estemb.org.tr/ adlı websitesine girip herşeyi inceliyoruz.
Bu siteden randevu alabilir ve schengen formunu direk online olarak doldurabilirsiniz.Bu ülkenin vatandaşları genel seçimlerde oylarını internetten verebildiği için,çoğu şey online.
Sizi davet edecek kişi ise elçiliğin websitesine davet mektubunu atabilir.Almanya/fransa vs. gibi ülkelerde olan belli bir format mevcut değil,davet mektubunu saçma sapan mercilere onaylatmakta gerekli değil.Davet eden kişi kendi bilgilerini,sizin bilgilerinizi vs. içeren bir mail atıyor ve bitiyor olay.
Zaten davet eden kişinin kimlik numarasından herşeyi görebiliyor elçilik.Evinin kaç metrekare olduğuna kadar.
Lakin sitedeki eksiklik belge konusunda.Gerekli belgeleri yazan belli bir liste yok(veya ben bulamadım).Lakin elçilik telefonları açıyor belli saatler içinde.
3ünde ülkeye geldim,7sinde direk randevu aldım sabaha.Zaten kalabalık değiller tahmin edileceği üzere.
Elçilik ankara gaziosmanpaşada gölgeli sokakta bulunuyor.Ara sokakta ufak bir yer.
Götürdüğüm belgeler şu şekilde:
-Pasaport ve vizelerin olduğu sayfaların fotokopisi(her damganın olduğu sayfayı almıyolar,sadece vizeler)
-Türk ve ingiltere gemiadamı cüzdanları.Panamayı götürmedim çünkü gerizekalı şirketim hangi limandan ayrıldığımı yazmamıştı.
-Maaş bordroları
-Gemiden ayrılırken verilen *certificate of service* ve *disembarkation letter*
-Babamın banka hesap ekstresi
-Uçak rezervasyonu.Sadece rezervasyon götürdüm.
-Schengen formu(tabi ki)
-Eski pasaport
-Sağlık sigortası
Açıkçası çok bir belge götürmedim.Hoş işim ve şirket sağolsun çokta belge götürmeye gerek yok.Şu andan itibaren schengen sadece prosedürden ibaret benim için.Tek önemli konu verilen vizenin süresi(ki hepsi cimri bu konuda).
Sabah 10.30da randevum vardi.Benden önce seyahat acentasi çalışanı ve pakistanlı bir eleman gelmişti.İlk önce seyahat acentasi çalışanı girdi ve rahat yarım saat kaldı içeride(oha).Daha sonra benimle pakistanlıyı aldılar.
Bana bakan türkçe bilmeyen genç bir hatunken(hoş sormadım),pakistanlıya bakan yaşlı,tecrübeli ve türkçe bilen bir hatundu.Bana bakan hatunla hangi dilde rahat hissediyorsa o dilde konuştuk basitçe.
Lakin elçilikte çalışan estonlar türkçe bilmekte.Hatta tallinn havaalanında bile türkçe bilen var.Dil yakınlığı ve talllinn üniversitesi türkçe bölümünün faydaları diyelim.
Hayatımın en uzun vize görüşmesi oldu diyebilirim.rahat bir 45 dakika kalmışımdır.Hatun ilk önce işimi sordu detaylı bir şekilde.Daha sonra maaş bordrolarında neden damga/imza olmadığını sordu(vermediler abi,önceden sormuştum ben gemide),daha sonra geminin nerelere gittiğini sordu ve son olarak kontrat ve diğer belgelerde neden ıslak imza olmadığını.
Ulan kaptanı mı kovalayacam ben ıslak imza diye? Cidden böyle söyledim,sustu hatun.
Sonuçta belgeleri aldı,davetiye mektubunu çok sallamadı,yanındaki tecrübeli hatunla konuştu ve *banka hesabınızdaki para uzun süreli vize için yeterli değil* dedi.O ne lan dedim.
Basitçe konuşursak,son maaş bordrom gayet kabarık(tl hesabıyla 5 basamaklı sayılara yaklaşmakta),ve bu hatun banka hesabında yeteri kadar para olmadığını söylemekte bana.
Hoş gemiden gelen parayı hesaba yatırmamıştım o ayrı.
Kendisine aynen böyle diyip,*hemen yatırayım* diyince *yok önemli değil,birşey farketmez çünkü deposit olarak gözükücek* dedi.E iyide canım benim ben o parayı belgelemişim zaten,ne laga luga yapıyorsun?
Burada gözüme çarpan kısım amerikan vizelerinin özellikle incelenmesiydi.Kadın *vize geçmişin güzel* dedi zaten.Başvuracaklar için avantaj olabilir bu durum.
Sonuç olarak *uçağınız 12sinde,yetiştirmeye çalışıcaz* dedi,uzun süreli vize garantisi veremem dedi ve çıktım.
2 gün sonra vize çıktı,fransada da aynı muhabbet olmuştu,onlarda 2 günde vermişti.Şaşırmadım.
Şaşırdığım olay 6 aylık vermeleriydi.Baltık ülkeleri olarak hepiniz cimrisiniz,kınıyorum!
6 aylık bir işime yaramayacak sonuçta.En az 2 senelik lazımdı.
Gelecek yaz eski dost fransaya(nefret ederim ama çıkar ilişkisi var abi) uğrayacaz herhalde.Sonuçta 1 seneliği onlar vermişti.Duruma göre değişir gerçi.
Fransadan alınan vizenin süresi bittiği için,sonraki vizeyi favori ülkem olan estonyadan almaya karar vermiştim,hatta davetiye mektubunu,vize randevusunu falan gayet önceden ayarlamıştım(tanıdık var abi).
Buradan almamım asıl sebebi bu elemanların litvanya elçiliği kadar cimri olmamasıydı aslında.İlk estonyaya girmicektim gerçi ama öyle bir intiba bıraktım kendilerinde.İşim sağolsun bullshit konusunda master degree oluyor insan.
Bakalım prosedürü nasılmış,bilgi amaçlı olsun diye yazayım.Sonuçta trilyon tane kişi estonyaya gitmiyor türkiyeden(iyi ki gitmiyor,ülke bombok olmasın).
İlk önce http://www.estemb.org.tr/ adlı websitesine girip herşeyi inceliyoruz.
Bu siteden randevu alabilir ve schengen formunu direk online olarak doldurabilirsiniz.Bu ülkenin vatandaşları genel seçimlerde oylarını internetten verebildiği için,çoğu şey online.
Sizi davet edecek kişi ise elçiliğin websitesine davet mektubunu atabilir.Almanya/fransa vs. gibi ülkelerde olan belli bir format mevcut değil,davet mektubunu saçma sapan mercilere onaylatmakta gerekli değil.Davet eden kişi kendi bilgilerini,sizin bilgilerinizi vs. içeren bir mail atıyor ve bitiyor olay.
Zaten davet eden kişinin kimlik numarasından herşeyi görebiliyor elçilik.Evinin kaç metrekare olduğuna kadar.
Lakin sitedeki eksiklik belge konusunda.Gerekli belgeleri yazan belli bir liste yok(veya ben bulamadım).Lakin elçilik telefonları açıyor belli saatler içinde.
3ünde ülkeye geldim,7sinde direk randevu aldım sabaha.Zaten kalabalık değiller tahmin edileceği üzere.
Elçilik ankara gaziosmanpaşada gölgeli sokakta bulunuyor.Ara sokakta ufak bir yer.
Götürdüğüm belgeler şu şekilde:
-Pasaport ve vizelerin olduğu sayfaların fotokopisi(her damganın olduğu sayfayı almıyolar,sadece vizeler)
-Türk ve ingiltere gemiadamı cüzdanları.Panamayı götürmedim çünkü gerizekalı şirketim hangi limandan ayrıldığımı yazmamıştı.
-Maaş bordroları
-Gemiden ayrılırken verilen *certificate of service* ve *disembarkation letter*
-Babamın banka hesap ekstresi
-Uçak rezervasyonu.Sadece rezervasyon götürdüm.
-Schengen formu(tabi ki)
-Eski pasaport
-Sağlık sigortası
Açıkçası çok bir belge götürmedim.Hoş işim ve şirket sağolsun çokta belge götürmeye gerek yok.Şu andan itibaren schengen sadece prosedürden ibaret benim için.Tek önemli konu verilen vizenin süresi(ki hepsi cimri bu konuda).
Sabah 10.30da randevum vardi.Benden önce seyahat acentasi çalışanı ve pakistanlı bir eleman gelmişti.İlk önce seyahat acentasi çalışanı girdi ve rahat yarım saat kaldı içeride(oha).Daha sonra benimle pakistanlıyı aldılar.
Bana bakan türkçe bilmeyen genç bir hatunken(hoş sormadım),pakistanlıya bakan yaşlı,tecrübeli ve türkçe bilen bir hatundu.Bana bakan hatunla hangi dilde rahat hissediyorsa o dilde konuştuk basitçe.
Lakin elçilikte çalışan estonlar türkçe bilmekte.Hatta tallinn havaalanında bile türkçe bilen var.Dil yakınlığı ve talllinn üniversitesi türkçe bölümünün faydaları diyelim.
Hayatımın en uzun vize görüşmesi oldu diyebilirim.rahat bir 45 dakika kalmışımdır.Hatun ilk önce işimi sordu detaylı bir şekilde.Daha sonra maaş bordrolarında neden damga/imza olmadığını sordu(vermediler abi,önceden sormuştum ben gemide),daha sonra geminin nerelere gittiğini sordu ve son olarak kontrat ve diğer belgelerde neden ıslak imza olmadığını.
Ulan kaptanı mı kovalayacam ben ıslak imza diye? Cidden böyle söyledim,sustu hatun.
Sonuçta belgeleri aldı,davetiye mektubunu çok sallamadı,yanındaki tecrübeli hatunla konuştu ve *banka hesabınızdaki para uzun süreli vize için yeterli değil* dedi.O ne lan dedim.
Basitçe konuşursak,son maaş bordrom gayet kabarık(tl hesabıyla 5 basamaklı sayılara yaklaşmakta),ve bu hatun banka hesabında yeteri kadar para olmadığını söylemekte bana.
Hoş gemiden gelen parayı hesaba yatırmamıştım o ayrı.
Kendisine aynen böyle diyip,*hemen yatırayım* diyince *yok önemli değil,birşey farketmez çünkü deposit olarak gözükücek* dedi.E iyide canım benim ben o parayı belgelemişim zaten,ne laga luga yapıyorsun?
Burada gözüme çarpan kısım amerikan vizelerinin özellikle incelenmesiydi.Kadın *vize geçmişin güzel* dedi zaten.Başvuracaklar için avantaj olabilir bu durum.
Sonuç olarak *uçağınız 12sinde,yetiştirmeye çalışıcaz* dedi,uzun süreli vize garantisi veremem dedi ve çıktım.
2 gün sonra vize çıktı,fransada da aynı muhabbet olmuştu,onlarda 2 günde vermişti.Şaşırmadım.
Şaşırdığım olay 6 aylık vermeleriydi.Baltık ülkeleri olarak hepiniz cimrisiniz,kınıyorum!
6 aylık bir işime yaramayacak sonuçta.En az 2 senelik lazımdı.
Gelecek yaz eski dost fransaya(nefret ederim ama çıkar ilişkisi var abi) uğrayacaz herhalde.Sonuçta 1 seneliği onlar vermişti.Duruma göre değişir gerçi.
Hayatımda ilk defa başka ülkeden alınan schengenle başka ülkeye giricem.Ne olacak,nasıl fantastik muhabbetler dönecek beklemedeyim.
İlk defa bir vizede güzel çıktım lan,mutluyum!
Ayrica sayın schengen büyükelçilikleri;
Lan işimiz gücümüz belli,ülkenize iltica etmicez zaten(senin çoğu vatandaşından daha çok para kazanıyorum abi ben),maksat gezicez,uzun süreli vize verin adiler!
Hayır elin işadamına 10 günlük falan veriyorsunuz,şaka gibisiniz.Çok ciddiyim.Şu an benim için sadece zaman kaybı bu prosedür.
14ünde tekrar gidiyorum.Melih başganın yaptığı saat kulelerini,şehrin girişlerine yapılan kapıları görünce anladım gitmek gerektiğini.Ankaranın 45 derece sıcağı çekilir mi canım benim? Birde bunun üstüne millet antalyaya falan gidiyor,kafanıza sıçayım.
Özlemiştim zaten litvanyayı.
Tallinn'e de uğricam hatunla.Her an 0'dan kapsamlı bir tallinn rehberi yazabilirim,çokta eğlenirim yazarken.Geçenki yazdıklarımda bir numara yokmuş,kötü yazmışım,sevmedim.
Duruma göre değişir.
Tabi bu vizeyi alırken yeni şirketimden de çağrı geldi,16 eylülde palma de mallorcadan gemiye bindireceklermiş.2 ay önceden haber veriyor herifler.Kendilerini öpüyorum.
Hadi ciao.Belki italyanlar hakkında birşeyler karalayabilirim sonra.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder