Evet şaşıracaksınız, 2011den beri sürekli bir yerlere giderim(neredeyse hepsi aktarmadır) ve şimdiye kadar hiçbir sefer bavulu kaybetmedim.
Sebebi ise transit uçulan yere girme imkanım var ise(vizesizse), pasaportu geçip, bavulu alıp tekrar check in yapiyordum, hiç şaşmaz bu hatta. Lakin mükemmel pasaportumuz sayesinde bu olamayabiliyor bazen.
Herşeyin bir ilki vardır diyoruz ve bunu anlatıyoruz.
1 ay trde kalacağıma 3 hafta gemiye gidip vakit geçireyim demiştim, izmir çıkışlı(ki bu da ilktir benim için) münih aktarmalı houston bileti aldı şirket. İyi güzel aldı da, münihe kadar sun express(lufthansanın), münihte bir gece kalmalı, sonra unitedla houstona gitmeli bir bilet var ve bu bileti lufthansa satmiş.
Ha bu arada düzgün uçuş önerimi kabul etmeyen CEO'ya kafam girsin. Bir bildiğimiz var genç!
Neyse,
Neden istanbul çıkışlı almadık? çünkü uçuş 6sindaydı ve biletleri paso iptal etme durumları olduğu için almadık. Ayrica yeni havaalanını ölsen 1 sene kullanmam. Trde yeni çıkan birşeyi ilk defa kullanırsanız ya ölürsünüz, ya kazıklanırsınız ya da rezil olursunuz. İlk önce insanlar ölsün, gazetelere çıksın, ortalığı düzeltsinler, sonra kullanırız.
Örnekler için bilimum tren kazaları, pasaportlar ilk çıkınca 5 senelik ücret alip, pasaport dağitip daha sonra 10 seneliği aynı parayla veren devlet, vs vs.
Ülkeni tanıyacaksın.
Konudan ayrılmayalım;
Münihte sıkıntı yok, adamlar iyi yer yapmışlar da, kardeşim 10da heryeri niye kapatıyorsunuz? Manyak mısınız lan?
Neyse ki transit yolcular için ücretsiz lounge tarzı bir yer yapılmış, bildiğin böyle internetli elektrik prizli, yataklı falan yatabiliyorsunuz geceleri. Lufthansa müşteri hizmetleri de yastık+battaniye falan pakedi veriyor.
Sabah uçağa binmeden önce müşteri hizmetlerine bavulun uçağa yüklendiği teyidi aldıktan sonra houstona varınca öğrendik ki sun expressle united arasında bavul anlaşması yokmuş(bu ne demek kardeşim).
Sonuç şu, elde sırt çantası, altta şort, 11 saatlik uçuş sonrası hafif yamulmuş bünye(artık yaşlandık) ve gerizekalı united'in geminin yanaştığı limanlara bavulu yollayamayacağı bilgisini almak -ki yalan, her zaman yapılan şey bu-.
Ha bu arada gemiye bindiğim gün fırtına çıktı böyle hortumlu falan(bildiğin korktum, evet), uçuşların alayı da ondan dolayı iptal olunca 1 hafta mal gibi kaldık biz.
Neyse ki otel avmnin yakınındaydı da 2 3 gömlekle falan işi çözdük. United bunları karşılıyormuş(bakıcaz hakikaten karşılıyor mu).
Ben gemiye bindim, bu arada tabi her gün müşteri hizmetlerini arayip *bakın uçuş var american airlines'in meksikaya, yollayın ben alayım ordan* diyorum, karşımdaki hintli eleman, dünyadan haberi yok, anca ekrana bakıp bilgi verip *tamam efendim* tarzı muhabbet çekiyor ki asyada birisi böyle bir muhabbet çekiyorsa anlıyorum ki o dümdüz kolpa.
Sonra dedim ki tamam bari havaalanından cruise terminaline yollayın, herif cruise terminalini havaalanının yanında zannediyor. Ki normal şartlarda bu hizmetin verilmesi lazım ama adamları çok zorlamak istemedim(ellerine yüzlerine bulaştırmasınlar diye), gittim kendim aldım 1 hafta sonra bavulu.
Bu arada houstondan cruise terminaline her gidiş 30 dolares,belirteyim.
İşin özü şudur; united'a kafam girsin bu 1.
Bavulun fotografını çekin, çok işe yariyor, bu 2. Her uçuştan önce yapın bunu.
Sırf ucuz olsun, bak ingilizce de konuşuyorlar diye bütün call centeri hindistan adlı boktan ülkeye almak bir şeyi çözmüyormuş, bu da 3.
United boktan bu arada. Filmler boktan, yemekler eh işte, koltuklar ortalama üstü(ki boy 1.83 benim).
Yahu abd gibi bir ülkede o kadar havayolu firması var, bir tane thy,lufthansa, qatar kalitesinde firma neden çıkmıyor onu anlamıyorum ben.
Neyse ki seni hala seviyorum sayın ABD, ama senin topraklarında yaşamam, cık.
Ha bu arada ilk defa tek soruyla pasaporttan geçtim, bundan sonra ölsen zorunlu olmadığı sürece schengen mengen uğraşmam. Adam basıyor 10 seneliği, kafan rahat.
Ciao.
Sebebi ise transit uçulan yere girme imkanım var ise(vizesizse), pasaportu geçip, bavulu alıp tekrar check in yapiyordum, hiç şaşmaz bu hatta. Lakin mükemmel pasaportumuz sayesinde bu olamayabiliyor bazen.
Herşeyin bir ilki vardır diyoruz ve bunu anlatıyoruz.
1 ay trde kalacağıma 3 hafta gemiye gidip vakit geçireyim demiştim, izmir çıkışlı(ki bu da ilktir benim için) münih aktarmalı houston bileti aldı şirket. İyi güzel aldı da, münihe kadar sun express(lufthansanın), münihte bir gece kalmalı, sonra unitedla houstona gitmeli bir bilet var ve bu bileti lufthansa satmiş.
Ha bu arada düzgün uçuş önerimi kabul etmeyen CEO'ya kafam girsin. Bir bildiğimiz var genç!
Neyse,
Neden istanbul çıkışlı almadık? çünkü uçuş 6sindaydı ve biletleri paso iptal etme durumları olduğu için almadık. Ayrica yeni havaalanını ölsen 1 sene kullanmam. Trde yeni çıkan birşeyi ilk defa kullanırsanız ya ölürsünüz, ya kazıklanırsınız ya da rezil olursunuz. İlk önce insanlar ölsün, gazetelere çıksın, ortalığı düzeltsinler, sonra kullanırız.
Örnekler için bilimum tren kazaları, pasaportlar ilk çıkınca 5 senelik ücret alip, pasaport dağitip daha sonra 10 seneliği aynı parayla veren devlet, vs vs.
Ülkeni tanıyacaksın.
Konudan ayrılmayalım;
Münihte sıkıntı yok, adamlar iyi yer yapmışlar da, kardeşim 10da heryeri niye kapatıyorsunuz? Manyak mısınız lan?
Neyse ki transit yolcular için ücretsiz lounge tarzı bir yer yapılmış, bildiğin böyle internetli elektrik prizli, yataklı falan yatabiliyorsunuz geceleri. Lufthansa müşteri hizmetleri de yastık+battaniye falan pakedi veriyor.
Sabah uçağa binmeden önce müşteri hizmetlerine bavulun uçağa yüklendiği teyidi aldıktan sonra houstona varınca öğrendik ki sun expressle united arasında bavul anlaşması yokmuş(bu ne demek kardeşim).
Sonuç şu, elde sırt çantası, altta şort, 11 saatlik uçuş sonrası hafif yamulmuş bünye(artık yaşlandık) ve gerizekalı united'in geminin yanaştığı limanlara bavulu yollayamayacağı bilgisini almak -ki yalan, her zaman yapılan şey bu-.
Ha bu arada gemiye bindiğim gün fırtına çıktı böyle hortumlu falan(bildiğin korktum, evet), uçuşların alayı da ondan dolayı iptal olunca 1 hafta mal gibi kaldık biz.
Neyse ki otel avmnin yakınındaydı da 2 3 gömlekle falan işi çözdük. United bunları karşılıyormuş(bakıcaz hakikaten karşılıyor mu).
Ben gemiye bindim, bu arada tabi her gün müşteri hizmetlerini arayip *bakın uçuş var american airlines'in meksikaya, yollayın ben alayım ordan* diyorum, karşımdaki hintli eleman, dünyadan haberi yok, anca ekrana bakıp bilgi verip *tamam efendim* tarzı muhabbet çekiyor ki asyada birisi böyle bir muhabbet çekiyorsa anlıyorum ki o dümdüz kolpa.
Sonra dedim ki tamam bari havaalanından cruise terminaline yollayın, herif cruise terminalini havaalanının yanında zannediyor. Ki normal şartlarda bu hizmetin verilmesi lazım ama adamları çok zorlamak istemedim(ellerine yüzlerine bulaştırmasınlar diye), gittim kendim aldım 1 hafta sonra bavulu.
Bu arada houstondan cruise terminaline her gidiş 30 dolares,belirteyim.
İşin özü şudur; united'a kafam girsin bu 1.
Bavulun fotografını çekin, çok işe yariyor, bu 2. Her uçuştan önce yapın bunu.
Sırf ucuz olsun, bak ingilizce de konuşuyorlar diye bütün call centeri hindistan adlı boktan ülkeye almak bir şeyi çözmüyormuş, bu da 3.
United boktan bu arada. Filmler boktan, yemekler eh işte, koltuklar ortalama üstü(ki boy 1.83 benim).
Yahu abd gibi bir ülkede o kadar havayolu firması var, bir tane thy,lufthansa, qatar kalitesinde firma neden çıkmıyor onu anlamıyorum ben.
Neyse ki seni hala seviyorum sayın ABD, ama senin topraklarında yaşamam, cık.
Ha bu arada ilk defa tek soruyla pasaporttan geçtim, bundan sonra ölsen zorunlu olmadığı sürece schengen mengen uğraşmam. Adam basıyor 10 seneliği, kafan rahat.
Ciao.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder